5. Hukuk Dairesi 2016/25273 E. , 2017/13848 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
1-Arğaç mahallesi 251 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bozmadan önce gerçek değeri yansıtmadığından, değerlendirmeye esas alınmamış olan satışın bu kez değerlendirmeye esas alınması doğru olmadığı gibi, emsalin satış tarihinin dava tarihinden sonra olduğu ve soyut ifadelerle emsal taşınmazın dava konusu taşınmazdan 6,6 kat adaha değerli kabul edilerek inandırıcı olmayan rapora göre karar verilmesinin doğru olmadığı anlaşılmakla bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar
ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelere göre arsa vasfındaki taşınmaz üzerindeki ağaçlar taşınmaza kapama fıstık bahçesi niteliği kazandırdığından; ağaçların yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2012 yılı kilogram satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak, kapitalizasyon faiz oranı da uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine, ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle ağaç bedellerinin tespit edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Birleşen 2014/691 Esas sayılı dava dosyasındaki ecrimisil talebi yönünden; ecrimisil bedeli tayin edilebilmesi için el atma nedeniyle davacının bu yeri kullanamamasından dolayı kazanç kaybına uğraması gerekmektedir. Bu itibarla, ecrimisil belirlenirken taşınmazın bulunduğu bölgedeki diğer arsaların dava tarihinden geriye doğru ecrimisil istenen süre içinde kiraya verilip verilmedikleri, veriliyorsa nasıl ve ne şekilde kiralandıklarının taraflardan delilleri sorulmak suretiyle tespit edilmesi, davacı tarafa emsal kira sözleşmeleri ibraz etmesi için süre verilmesi, emsal kira sözleşmelerinin ibrazı halinde ecrimisil bedelinin tespiti için mahallinde bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, varsayıma dayalı olarak soyut bir şekilde ecrimisil hesabı yapan rapor esas alınarak eksik inceleme ile hüküm kurulması,
4-Davalı idare harçtan muaf olmasına rağmen, peşin harcın davalı idareden tahsiline karar verilmesi,
5-Davacıların tapudaki ve veraset ilamındaki hisseleri oranında karar verilmesi gerekirken, tam hisse üzerinden bedel ve tescil kararı verilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.