Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5747
Karar No: 2019/387
Karar Tarihi: 14.01.2019

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/5747 Esas 2019/387 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hırsızlık suçundan mahkum edilmiş ve bu karar temyiz edilmiştir. Ancak, zorunlu müdafiye yapılan tefhimin sanığa bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağına dair kanun maddeleri çerçevesinde, müdafi kararı temyiz etmediği için geçersiz kabul edilmiştir. Ayrıca, sanığın daha önce işlediği suça dair hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten itibaren denetim süresi içinde ikinci bir suç işlemesi nedeniyle açılan davada, asli dava zamanaşımının geçtiği belirtilmiş ve sanığın suçlu olduğuna dair hüküm BOZULMUŞTUR. 5271 sayılı CMK'nın 35/son maddesi, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi kararda geçen kanun maddeleridir.
17. Ceza Dairesi         2018/5747 E.  ,  2019/387 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet



    Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Zorunlu müdafiliğe ilişkin CMK’nın 150. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak ayrıntıları Ceza Genel Kurulu’nun 18.03.2008 tarih, 2008/9-7-56, 21.12.2010 tarih 2010/11-251-267 ve 20.03.2012 gün ve 2011/6-235-2012/110 Esas ve Karar sayılı kararlarında açıklandığı üzere, “Kendisine zorunlu müdafi atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda, zorunlu müdafiye yapılan tefhim veya tebliğin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı; bu durumda zorunlu müdafii, sanığın lehine bazı işlemler yapmış, örneğin temyiz dilekçesi vermiş olsa dahi, hükmün sanığa da tebliğ edilmesi ve onun tarafından temyiz dilekçesi verilmesi halinde, isteminin kabul edilmesi gerektiğinin,” belirtilmesi karşısında; somut olayımızda kararın sanığın yokluğunda, müdafiinin yüzüne karşı verildiği, ancak müdafiinin kararı temyiz etmediği, sanığın bu müdafiiden haberdar olmaması nedeniyle müdafiye yapılan tefhimin geçerli olmadığı ve mahkemenin 26/02/2015 tarihli gerekçeli kararının cezaevinde olan sanığa 5271 sayılı CMK"nın 35/son maddesi uyarınca kendisine okunup anlatılmadan tebliğ edilmesi nedeniyle usulüne uygun olmadığı ve bu nedenle sanığın bu kararı süresinde temyiz ettiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
    Sanık için; mahkemenin 11.06.2004 tarihinde işlenen suç için 29.12.2008 tarihinde 5271 sayılı CMK"nın 231/6-son cümlesi hükmü uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdiği ve bu kararın 03.03.2009 tarihinde kesinleştiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşmesinden itibaren ve denetim süresi içinde işlenen kasıtlı suçtan dolayı verilen ve 30.09.2014 tarihinde kesinleşen mahkumiyet hükmü nedeniyle 26.02.2015 tarihinde hükmün açıklandığı; böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 03.03.2009 ila deneme süresi içinde ikinci suçu işlediği 26.04.2011 tarihleri arasında dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanığın eylemine uyan ve 765 sayılı TCK"nın 491/4. maddesinde tanımlanan cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasa"nın 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık asli dava zamanaşımının, sanığın savunmasının alındığı 11.02.2005 ile mahkumiyet karar tarihi olan 26.02.2015 arasında geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 14.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi