23. Hukuk Dairesi 2016/4398 E. , 2019/3647 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince duruşmasız, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davacı yüklenicinin bodrum ve zemin katların kaba inşaatını yaptığını ancak davalının ödemesi gereken bedeli ödemediğini ileri sürerek tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının edimlerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddini istemiş; birleşen davasında ise eksik işler bedeli, süresinde teslim edilmemesi nedeniyle kira bedeli, iskân ve tapu masrafları ile ödediği bedelin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairemizin 13.09.2013 tarih, 2013/2683 Esas, 2013 /5395Karar sayılı ilamı ile birleşen dava yönünden bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, asıl davanın tüm olarak kesinleşmiş olması, bu kısmın bağımsız olarak icraya konulabilir olması karşısında kesinleşen asıl dava yönünden yeniden karar oluşturulmasına yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulü ile 19.569,12 TL gecikme tazminatı alacağının, 14.721,83 TL noksan iş bedeli alacağının, 1.433,08 TL tapu işlemlerinden doğan alacağın, her bir alacak için ayrı ayrı birleşen dava tarihi olan 04.09.2007 tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz işletilerek ayrı ayrı davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının asıl davada davacı-birleşen davada davalı ..."dan alınarak Hazineye gelir kaydına, birleşen dava yönünden alınması gereken harç peşin alındığından arta kalan miktarın talep halinde temyiz eden davalı ..."ye iadesine, temyiz edenlerden alınmasına, 17.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.