Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/9992 Esas 2016/20489 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9992
Karar No: 2016/20489
Karar Tarihi: 04.10.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/9992 Esas 2016/20489 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/9992 E.  ,  2016/20489 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı ve borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1- Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya itiraz ettiği, mahkemece, "davanın kabulü ile takibin durdurulmasına, alacaklı takibi başlatmakta kötü niyetli, ağır kusurlu olmadığından tazminata mahkum edilmesine yer olmadığına" karar verildiği görülmektedir.
    İİK’nun 170/3.maddesi uyarınca icra mahkemesi, yapacağı inceleme sonucunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse, itirazın kabulüne karar verir. Aynı maddenin 4. fıkrasında ise; icra mahkemesince itirazın kabulüne karar verilmesi halinde senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın %10’u oranında para cezasına mahkum edileceği düzenlenmiştir.
    Somut olayda, takip dayanağı bonoda lehtar sıfatını taşıyan takip alacaklısı tarafından keşideci şirket hakkında icra takibi yapıldığı, mahkemece, borçlunun imzaya itirazının kabul edildiği görülmektedir. Bu durumda lehtar, bonodaki imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır. Senetteki imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olup olmadığını kontrol etmeden ya da imzanın huzurunda atılmasını sağlamadan bonoyu alan alacaklı ağır kusurlu kabul edilmelidir.
    O halde, mahkemece, İİK.’nun 170/son maddesi uyarınca, alacaklının takip konusu asıl alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere tazminat ve %10"u oranında para cezası ile sorumlu tutulması gerekirken; yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.