Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2014/15156 Esas 2018/258 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/15156
Karar No: 2018/258
Karar Tarihi: 16.01.2018

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2014/15156 Esas 2018/258 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir yağma davasında, mahkumiyet kararı verilmiştir. Temyiz süresi 7 gündür ve bu süre hükmün açıklanması veya ilgililere tebliğden itibaren başlar. Temyiz isteminde bulunabilecek olanlar ise muhakemenin iddia (Cumhuriyet Savcısı), müdafaa (sanık) veya suçtan zarar gören sıfatıyla kamu davasına katılan kişilerdir. Dosyaya göre, Avukat... isimli vekaletnameli temsilci katılanın vekilliğinden istifa etmiş ve dava sürecinde takip etmeme yoluna gitmiştir. Katılan ise davanın bir kısmında duruşmalara katılmıştır. Ancak, gıyabi hüküm sonucunda alınan karar, katılanın vekaleti sona erdikten sonra temyiz edilmiştir. Dosyadaki belgelerden anlaşılamayan bazı konular bulunduğu için, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Temyiz süresi: 7 gün
- Temyiz isteminde bulunabilecekler: muhakemenin iddia (Cumhuriyet Savcısı), müdafaa (sanık) veya suçtan zarar gören sıfatıyla kamu davasına katılan kişiler
- Vekaleti sona eren temsilcinin açtığı temyiz davasının kabul edilip edilmediğinin tespiti gerekiyor.

6. Ceza Dairesi 2014/15156 E. , 2018/258 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Ceza Mahkemesin’ce temyizi olanaklı olarak verilen tüm kararların muhakemenin iddia (Cumhuriyet Savcısı) ve/veya müdafaa (sanık) tarafından temyiz edilebileceği gibi suçtan zarar gören sıfatıyla kamu davasına katılan ve bu sıfatı alan tarafından da temyizi olanaklıdır. Temyiz davası için iki koşul vardır. Birincisi istek, ikincisi süredir.

Temyiz yoluna başvuru süresi 7 gün olup, bu süre hükmün açıklanması, kanun yoluna başvuru hakkı olanların yokluğunda ise hükmün ilgilisine tebliğden itibaren başlayacaktır. Vekille takip edilen işlerde tebligat vekile yapılması zorunludur.

İlgilisi ile vekaletnameye dayalı temsil ilişkisi sonlanan hallerde ise tebligat ilgilisine (asile) yapılması zorunludur.

Somut dosyamıza gelince;

Katılan ...’nın vekaletnameli temsilcisi olan Avukat ... bozma sonrası yürütülen yargılama sırasında 28.01.2008 havale tarihli dilekçe ile katılan ...’nın vekillik görevinden istifa ettiğini bildirdiği,

İlk derece mahkemesinin de anılan istifa dilekçesini katılan ...’ya 11.02.2008 tarihinde tebliğ ettiği, bu aşamadan sonra Av....’ün duruşmalara katılmadığı ve davayı takip etmediği,

Katılan ...’nın kamu davasını takiple bir kısım duruşmalara katıldığı,

21.11.2013 günlü oturumda katılan ...’nın yokluğunda verilen kararın, katılan ... yerine, katılan ...’nın vekilliğinden istifa eden Av....’e 21.11.2013 tarihinde tebliğ olunduğu,

Vekalete bağlı temsil görevinden istifa eden Av....’ün süresinde temyiz davası açtığı anlaşılmış ise de;

Katılan ...’nın gıyabında verilen kararı öğrenip öğrenmediği ve vekalete bağlı temsil görevinden istifa eden Av....’ün açtığı temyiz davasına onayı bulunup bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılamaması karşısında;

Öncelikli;

1-) 21.11.2013 gün, 2007/194-2013/381 sayılı gıyabi hükmün katılan ...’ya usulüne uygun tebliğ sağlanıp, yargılama süresinde vekalet ile temsil görevinden istifa eden Av....’ün açtığı temyiz davasını kabul edip etmediği açıkça sorulup süresinde temyiz isteminde bulunabileceği açıklanıp ve/veya bu yönde usulune uygun meşruatlı tebligat çıkarılıp,

2-) Katılan tarafından temyiz dilekçesi verilmesi durumunda bu konuda ek tebliğname düzenlenerek incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 16.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.