Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15577 Esas 2014/19124 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15577
Karar No: 2014/19124
Karar Tarihi: 22.12.2014

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15577 Esas 2014/19124 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/15577 E.  ,  2014/19124 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki zilyetliğin tespiti ve müdahalenin meni istemine ilişkin davada ... Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Dava,taraflar arasındaki sözleşme gereği davalının taşeron sıfatıyla inşaat faaliyetinde bulunduğu alandaki taşınırların ve inşaat sahasının zilyetliğinin davacıya ait olduğunun tespiti, müdahalenin önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir.
    Sulh Hukuk Mahkemesince, davacının taraflar arasındaki sözleşmeden doğan şahsi hakka dayanarak,zilyetliğe müdahelenin önlenmesini ve tazminat isteminde bulunduğu,davanın zilyetliğin korunması davası olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
    Asliye Hukuk Mahkemesi ise,davacının zilyetliğin kendisine tanıdığı yetkiye dayanarak koruma talep ettiği,gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
    Somut olayda davacının,davalı tarafından yasalara ve sözleşmeye aykırı bir şekilde müvekkil şirketin sözleşme konusu inşaat faaliyetine devam etmesinin engellendiğini, haksız ve hukuka aykırı bir şekilde idari makamlara başvurular yapılmak suretiyle müvekkilin işgalci olarak nitelendirildiğini, sözleşmeye rağmen inşaat faaliyetlerinin fiilen engellenmesi şeklinde müvekkilin zilyetlik hakkına halel getirilmesi ve müvekkilin zilyetliğinde bulunan taşınırların ve inşaat sahasının davalı tarafından gasp edilmek istendiğini ileri sürerek zilyetlik hakkının tespiti ile davalının haksız ve hukuka aykırı olarak sözleşmenin 9. Maddesi gereğince müvekkilin kazandığı zilyetlik hakkına vaki müdahalesi nedeniyle 4721 Sayılı TMK "nın 983. Maddesi hükmü gereğince müvekkilin zilyetlik hakkının korunması amacıyla yapılan saldırının sona erdirilmesi ve tecavüzün refi ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla vaki müdahale nedeniyle müvekkilin uğradığı 5.000.-TL zararın davalıdan tazmin edilmesine karar verilmesi talebine yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
    Türk Medeni Kanunu 981,982 ve 983. maddeleri, mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. Bu maddelerde düzenlenen davalar ile, zilyet; zilyetliğinin bir hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan yalnızca zilyetliğini öne sürerek, sulh mahkemelerinde dava açar ve bu mahkemelerde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır.
    Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında ise dava, bir hak davası niteliğini kazanır; o takdirde mahkemenin görevi, yalnız zilyetliğin korunması davasından farklı olarak, dava olunan şeyin değerine göre belirlenir. Nitekim, Hukuk Genel Kurulu’nun, 15.6.1983 gün ve 3351/679 sayılı; 25.11.1987 gün ve 394/876 sayılı; 06.10.1993 gün ve 1993/14-423-561 sayılı, 25.11.2009 gün ve 8-518/573 kararlarında da aynı ilkeler vurgulanmıştır.
    Yukarıda açıklananlar ışığında, söz konusu davada davacının zilyetlik iddiası, arkasında bir hak iddiasını bulundurmakla, davanın 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-c madde ve fıkralarında yazılı zilyetliğin korunması davası olmayıp; temelinde bir hak davası olduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın davaya bakmakla görevli mahkeme olan ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.