22. Hukuk Dairesi 2015/15755 E. , 2015/20266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı ve fazla mesai alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, ses ve ışık şefi olarak çalıştığı otelde konakladığını davalının kış sezonuna girilmesi sebebi ile üçer aylık dönemlerde 10 gün ücretsiz izin kullanma zorunluluğu olduğunu kabul etmeyenlerin iş sözleşmelerinin feshedileceğinin söylendiğini davacının kabul etmemesi üzerine 05.01.2010 tarihinde işten çıkartıldığın eşyalarını toplayarak otelden ayrılmasını istemiş, 06.01.2010 tarihinde ise otelden güvenlik görevlilerince çıkarıldığını içeri girmek istemesin e rağmen alınmadığını, fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, kötüniyet tazminat alacağını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının 06.01.2010- 08.01.2010 tarihleri arasında devamsızlık yapması sebebi ile haklı nedenle iş sözlemesinin feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece verilen kısmen kabul kararı Dairemizce emsal ücret araştırması yapılması gerektiği ve fazla çalışma alacağı yönünden bozulmuştur.
Bozmaya uyan mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
Somut olayda, ses ve ışık şefi olarak 25.11.2006 tarihinden itibaren davalı işyerinde çalışan davacı 2.000,00 TL net ücret ile çalıştığını, çift bordro uygulandığını 1.410,63 TL bordroda net olarak gösterildiğini kalan kısmın makbuz karşılığı elden ödendiğini iddia etmiş; davalı ise ücretlerin banka kanalı ödendiğini davacının bordrodaki ücret üzerinden çalıştığını savunmuştur. Dinlenen tanıklar tüm çalışanlar işyerinde çift bordro uygulandığını beyan etmiştir. Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda mahkemece emsal ücret araştırması yapılmıştır. Ankara Ticaret ve Sanayi Odası davacının 1.200,00-1.400,00 TL arası net ücret, Disk genel iş sendikası 1.600,00 TL Net ücret alabileceğini belirtmiştir. Dev Turizm iş sendikası ise 1.800,00-2.200,00 TL arası ücret ile çalışabileceğini bildirmiştir. Bozma sonrası aldırılan bilirkişi raporunda sendikanın bildirdiği 1.800,00 TL net -2.517,00 TL brüt ücret üzerinden yapılan hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulmuş ise de; iddia ve savunmaya, davacının yaptığı işe ve çalıştığı işyerine, tüm dosya kapsamına göre meslek odasından gelen yazı cevabı doğrultusunda 1.400,00 TL net ücret ile çalıştığının kabulü dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Davacının kabul edilen alacakları 1.400,00 TL net ücret üzerinden yeniden hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır. Davacının net 1.800,00 TL ücretle çalıştığının kabulü isabetsiz olup, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.
Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.