Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/8363 Esas 2013/2404 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/8363
Karar No: 2013/2404

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/8363 Esas 2013/2404 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2012/8363 E.  ,  2013/2404 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescili - Aile Konutu Şerhi Konulması

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 30.01.2013 (Çar.)
    KARŞI OY YAZISI

    Türk Medeni Kanununun 194. maddesi, aile konutu üzerinde hak sahibi olan eşin tasarruflarını, diğer eşin açık rızasına bağlamıştır. Burada rızaya bağlı olan, konut üzerinde hak sahibi olan eşin tasarrufudur. Olayda hak sahibi eşten 8.5.2009 tarihinde konutu devralan davalı ..."in 22.5.2009 günü (davadan önce), bu konutu üçüncü kişi (diğer davalı) Mürsel"e devrettiği görülmektedir. Taşınmazın... tarafından ..."e devrine ilişkin işlem, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi kapsamında (diğer eşin rızasına bağlı) bir işlem değildir. Bu işleme davacı eşin katılımı sözkonusu olamaz... kendisine bu yeri devreden... üzerindeki tescilin "yolsuz" olduğunu biliyor olsa bile, tescilin yolsuz olduğunu, taşınmaz üzerinde "ayni hakkı" olan ileri sürebilir. Kanun, taşınmaz üzerinde ayni hakkı bulunmayana yolsuz tescilin düzeltilmesini isteme hakkı vermemiştir. (TMK. m. 1024/3) Davacı, taşınmaz üzerinde aile konutu da olsa ayni hak sahibi olmadığı gibi, tescil isteğini haklı kılacak "şahsi hakkı" da bulunmamaktadır. Bu bakımdan davacının, Mürsel üzerindeki kaydın iptalini isteyemeyeceği, bu yönde dava hakkının bulunmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasını doğru bulmuyorum. Hükmün bu sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.