Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9693
Karar No: 2016/20416
Karar Tarihi: 03.10.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/9693 Esas 2016/20416 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/9693 E.  ,  2016/20416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, 940 ada 3 parselde bulunan 58 nolu bağımsız bölümün haline münasip meskeni olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece, borçlunun meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş, borçlunun temyiz istemi üzerine, karar, Dairemizin 2014/39342 E., 2015/1992 K. sayılı ve 27.01.2015 tarihli ilamı ile bozulmuş, Dairemizin bozma ilamında; taşınmaz üzerinde, haciz tarihinden önce ...y A.Ş. lehine tesis edilmiş 19.07.2011 tarihli 1. derece ipoteğin mevcut olduğu görüldüğünden lehine ipotek şerhi olan bankadan ipoteğin mahiyeti, konulma nedeni sorularak zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek, ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil edip etmeyeceğinin belirlenmesi, engel teşkil etmeyeceğinin anlaşılması halinde ise taşınmazın 80.000 TL"den aşağı olmamak üzere satışına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz bulunmuştur. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; ipoteğin konut ipoteği olduğu ve meskeniyet şikayetine engel teşkil etmediğinin anlaşıldığı ancak bozma ilamı gereği taşınmazın 80.000 TL"den aşağı olmamak üzere satışına karar vermek yerine, şikayetin kabulü ile daha önce olduğu gibi haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmesi halinde ise, (HMK"nun 373. maddesi) mahkeme artık bu uyma kararı ile bağlıdır. Bozmaya uyulmakla, bozma, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur (HGK 2010/9-71 E., 2010/87 K.).
    Aynı konudaki 04.02.1959 gün ve 1957/13-E. 1959/5 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da (R.G. 28.04.1959 gün ve sayı:10193), usuli kazanılmış hakkın hukukumuzdaki yeri; "Temyiz merciince bir kararın bozulması ve mahkemenin bozma kararına uyması halinde, bozulan kararın bozma sebeplerinin şümulü dışında kalmış cihetlerinin kesinleşmiş sayılması, davaların uzamasını önlemek maksadıyla kabul edilmiş çok önemli bir usuli hükümdür. Bir cihetin bozma kararının şümulü dışında kalması da iki şekilde olabilir. Ya o cihet, açıkça bir temyiz sebebi olarak ileri sürülmüş fakat dairece itiraz reddedilmiştir; yahut da onu hedef tutan bir temyiz itirazı ileri sürülmemiş olmasına rağmen

    dosyanın temyiz dairesince incelendiği sırada dosyada bulunan yazılardan onun bir bozma sebebi sayılması mümkün bulunduğu halde o cihet dairece bozma sebebi sayılmamıştır. Her iki halde de o konunun bozma sebebi sayılmamış ve başka sebeplere dayanan bozma kararına mahkemece uyulmuş olması, taraflardan birisi lehine usulü bir müktesep hak meydana getirir…" şeklinde açıklanmıştır.
    Bu durumda yukarıda açıklandığı üzere, mahkemenin bozma ilamına uyması ile alacaklı yararına usuli kazanılmış hak meydana gelmiştir. O halde, mahkemece yapılacak iş, uyduğu bozma ilâmında gösterilen esas çerçevesinde işlem yapmak ve hüküm kurmaktan ibarettir.
    Öte yandan, şikayetin kısmen kabulüne karar verilmesi halinde yargılama giderlerinin kabul ve ret oranlarına göre taraflar arasında paylaştırılmamış olması da doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi