Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/468 Esas 2019/2495 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/468
Karar No: 2019/2495
Karar Tarihi: 01.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/468 Esas 2019/2495 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı şirkete ait bir gemide belirli süreli iş akdiyle 2. Kaptan olarak çalıştığını ve sözleşmenin davalı donatan tarafından süresinden önce feshedildiğini iddia ederek, bakiye süre ücreti ve diğer alacakların tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalının haksız şekilde itiraz ettiğini ileri sürmüştür. Davalı ise, davacının ihbarda bulunmadan gemiden ayrıldığını ve bu nedenle dava hakkının bulunmadığını savunmuştur. Mahkeme, tarafların haklı bir sebebe dayanmaksızın sözleşmeyi feshetme hakkının olmadığını ancak haklı nedenlere dayanarak sözleşmenin feshinin mümkün olduğunu belirterek, iş akdinin davalı şirket tarafından feshedildiği iddiasını ispata yarayacak somut bir delil ortaya koyulamadığını tespit etmiştir. Davacı vekili karara itiraz etmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Mahkeme kararında atıfta bulunulan kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir:
- Deniz İş Kanunu'nun 29/4. maddesi uyarınca hizmet akdinin sona ermesi veya bozulması halinde işveren veya işveren vekilinin gemi adamının ücretini derhal ve tam olarak ödemek zorunda olduğu
- Deniz İş Kanunu'nun 31. maddesi uyarınca gemideki noterlikçe tasdikli bir ücret ödeme defterindeki kayıtlara başvurulacağı
- Belirli süreli hizmet sözleşmelerinin hizmet süresi sonuna kadar hukuki ilişkinin sürdürülmesini amaçlayan sözleşmeler olduğu ve sürenin dolmasından önce tarafların haklı bir sebebe dayanmaksızın sözleşmeyi feshetme hakları olamayacağı ancak haklı nedenlere dayanarak sözleşmenin feshinin mümkün olduğu.
11. Hukuk Dairesi         2018/468 E.  ,  2019/2495 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 30/05/2017 tarih ve 2015/437-2017/131 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının 26/10/2012 - 21/03/2013 tarihleri arasında davalı şirkete ait 9418080 IMO numaralı Kemal Kuru adlı gemide belirli süreli iş akdiyle 2. Kaptan olarak çalıştığını, sözleşmenin davalı donatan tarafından süresinden önce feshedildiğini, bakiye süre ücreti ve diğer alacakların tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalının haksız şekilde itiraz ettiğini ileri sürülerek, İstanbul Anadolu 17. İcra Müdürlüğünün 2013/10248 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının 31/10/2012 tarihinde çalışmaya başladığı ve sözleşmede yer alan "30 gün öncesinden yazılı ihbarda bulunma" yükümlülüğünü yerine getirmeden 21/03/2013 tarihinde İstanbul Zeyport Limanında gemiden ayrıldığı, bu nedenle dava hakkının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Deniz İş Kanunu’nun 29/4. maddesi uyarınca hizmet akdinin sona ermesi veya bozulması halinde işveren veya işveren vekilinin gemi adamının ücretini derhal ve tam olarak ödemek zorunda olduğu, 31. maddesine göre gemideki noterlikçe tasdikli bir ücret ödeme defterindeki kayıtlara başvurulacağı, dava dilekçesinde davalı şirkete ait defterler ve kayıtların delil olarak gösterilmiş olduğu, davalı şirketin ücret belgesi ibraz etmediği, belirli süreli hizmet sözleşmelerinin hizmet süresi sonuna kadar hukuki ilişkinin sürdürülmesini amaçlayan sözleşmeler olduğu, sürenin dolmasından önce tarafların haklı bir sebebe dayanmaksızın sözleşmeyi feshetme hakları olamayacağı, ancak haklı nedenlere dayanarak sözleşmenin feshinin mümkün olduğu, iş akdinin davalı şirket tarafından süresinden önce feshedildiği iddialarını ispata yarayacak somut bir delil ortaya koyulamadığı, tanık dinletilmediği, davalı delilleri arasında dosyaya sunulan gemi jurnalinde ve gemi kaptanı tarafından davalı şirkete yazılan 21.03.2013 tarihli yazıda; davacının kendi isteğiyle gemiden ayrıldığının yazılı olduğu, iş akdinin davalı şirket tarafından feshedildiği iddiasının somut, yeterli ve elverişli delillerle kanıtlanamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.