22. Hukuk Dairesi 2014/10750 E. , 2015/20199 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı ile cezai şart alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 16.08.2005-26.10.2009 tarihleri arası insan kaynakları müdürü olarak çalıştığını, son ücretinin 7.350 USD olduğunu, iş sözleşmesinin geçersiz sebeple yönetim kurulu kararıyla 26.10.2009 tarihinde feshedildiğini, 01.04.2006 tarihli iş sözleşmesinin 11/2 maddesine göre davalının 52 hafta ihbar tazminatı ödemesi gerekirken, 16 hafta ihbar tazminatı ödediğini, davalının ihbar tazminatını giydirilmiş ücret üzerinden ödemesi gerekirken çıplak ücret üzerinden ödediğini, saha tazminatı, aile yardımı, çocuk yardımı, bireysel sigorta ödemesi, lojman, araba, telefon ve yemek yardımı yapılmasına rağmen bu kalemlerin ücrete dahil edilmediğini ileri sürerek, fark ihbar tazminatı, ödenmeyen 36 haftalık ihbar tazminatı ve 6 aylık cezai şart tazminatı alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, feshin işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan geçerli sebeplere dayandığını, her ne kadar taraflar arasındaki iş sözleşmesinde ihbar süresi 52 hafta olarak belirlenmiş ise de, düzenlemenin haksız olup, ihbar süresinin sözleşmeyle artırılabileceğine ilişkin kanundaki düzenlemenin amacını aşan MK 2. maddesine göre iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, saha tazminatının ihbar tazminatına ilave edildiğini, ücrete ilave istenilen diğer kalemlerin hesaplama yapılırken ihbar tazminatına ilave edilip, giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanıp 16 hafta üzerinden ihbar tazminatı ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Davacı işçinin giydirilmiş ücretinin hesaplanması hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, giydirilmiş ücretin tespitinde, araç (benzin), telefon ile saha tazminatı ödeneği nazara alınmıştır. Ancak, dosya kapsamına göre, araç (benzin) ve telefon ödeneğinin, işin ifasında kullanılması üzere verildiği sabit olup, işçiye sağlanmış mali bir hak olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Anılan sebeple, işçiye sağlanmış menfaat olarak kabul edilmeleri ve hesaplamalara dahil edilmesi hatalı olmuştur. Saha tazminatı ödeneğinin ise, öncelikle hangi iş düzenlemesinde yer aldığı belirlenmeli, bu tazminatın sürekli mi ödendiği yoksa sahaya çıkıldığı zaman çıkış süresine göre mi ödendiği hususları tespit edilmeli ve eğer her halükarda ödenen bir tazminat değil ise giydirilmiş ücret tespitinde dikkate alınamayacağı gözetilmelidir.
2-Her ne kadar taraflar arasında imzalanan sözleşmede bildirimli fesihte ihbar süresi 52 hafta olarak uygulanacağı düzenlenmiş ise de; davalı tarafça gerek yargılama aşmasında gerekse de temyiz dilekçesinde; ihbar sürelerinin 04.05.2009 tarihli İstihdamın feshi prosedürü adlı belge ile yeniden düzenlendiğini, buna göre ihbar süresi 16 hafta üzerinden hesaplanarak davacıya ödeme yapıldığını, anılan prosedürün hazırlanması ve yayınlanması aşamalarında insan kaynakları direktörü olarak davacının bizzat yer aldığını ve prosedüre yönelik herhangi bir itirazı olmadığı gibi imzasının da bulunduğunu savunmuştur. Davalı tarafın bu savunmalarına ilişkin olarak davacı asilin beyanı alınmalı, daha sonra anılan prosedürün geçerliliği tartışılarak sonuca gidilmesi gerekmektedir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.