13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/42102 Karar No: 2018/953 Karar Tarihi: 30.01.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/42102 Esas 2018/953 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/42102 E. , 2018/953 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR
Davacı, ... İli ...İlçesi, .... Belediyesince 22.01.2002 tarihinde yapılan ihale ile ...502 ada 3 parselde kayıtlı 1000 m² taşınmaz ile aynı yerde 495 ada 3 parselde kayıtlı 8072 m² taşınmazların ihale yolu ile davalı Belediye tarafından kendisine satıldığını, tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve 30.03.2002 tarihinde arsa bedelinin bir kısmını peşin kalan kısmını ise 22 ay taksitler halinde toplam 38.900,00 TL"yi ...Belediyesine ödediğini, daha sonra ...Tapu Kütüğünde kayıtlı olmayan yerlerin ihalesinin yapıldığı ve dava konusu parsellerin devrinde hukuki ve maddi imkansızlık bulunduğu gerekçesiyle encümen kararı ile ihalenin iptal edildiğini, davalı tarafa keşide ettiği ihtarnamelerle taşınmazların tapu devrini, aksi halde rayiç bedelinin ödenmesini istediğini ancak olumlu yanıt alamadığını, kendisinin dava konusu taşınmazların ihale tarihindeki bedelini davalı Belediyeye satın alma bedeli olarak ödediği 38.900,00 TL"nin denkleştirici adalet ilkesi çerçevesinde dava tarihindeki değerinin tespit edilerek ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılmasını ve bu şeklide iadeye karar verilmesini, hükmolunan alacağı güncellemeye yani denkleştirici adalet ilkesine göre ödenecek tutarın belirlendiği tarihten itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 38.900,00 TL"nin 30.09.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taşınmazın davacıya devrine ilişkin ifanın imkansızlığı nedeniyle, davalıya ödenen paranın iadesine ilişkindir. Davaya konu taşınmaz ihale sonucu davacıya satılmış olup, ihale sonucu yapılan bu satışın geçersiz olduğundan söz edilemez. Geçerli satış nedeniyle davacı akdin ifasının imkansız olduğu tarihteki taşınmazın rayiç değerini isteyebilir ise de davacının talebi sebepsiz zenginleşme sorumluluğuna dayandığından sadece ödediği paranın denkleştirici adalet ilkelerine göre ulaştığı değerini talep etmiş, olmakla, mahkemece davacının davalıya keşide ettiği 11.09.2012 tarihli ihtarnamenin tebliği tarihine ihtarnamede belirlenen onbeş günlük önel süresinin eklenmesi sonucu bulunan 27.09.2012 tarihi itibariyle ifanın imkansız hale geldiği kabul edilmiştir. Mahkemece, davalının iddiaları değerlendirilmeden, davacının sözleşmenin ifa edilemeyeceğini öğrendiği tarih araştırılmadan, ifanın imkansız hale geldiği tarihin yukarıda yazılı şekilde esas alınması hatalıdır.Bu halde mahkemece ifanın imkansız hale geldiği tarih tespit edilerek yukarıda belirlenen esaslar dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.