Esas No: 2020/1119
Karar No: 2021/2120
Karar Tarihi: 08.06.2021
Danıştay 13. Daire 2020/1119 Esas 2021/2120 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/1119
Karar No:2021/2120
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Akaryakıt Dağıtım İthalat İhracat Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dağıtıcı lisansı sahibi davacı şirketin, bayisi ... Petrol Ürünleri Ltd. Şti.ne ait akaryakıt istasyonunda 16/05/2017 tarihinde yapılan denetimde, otomasyon sistemine yansımayan akaryakıt hareketlerinin olduğu, otomasyon sistemini takip etmediği ve aykırılık bildiriminde bulunmadığı hususlarının tespit edilmesi nedeniyle 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin (3) nolu alt bendi uyarınca 1.066.327,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlığa konu olayda, dağıtıcı lisansına sahip davacı şirketin bayisinde yapılan denetimler ile otomasyon sistemine yansımayan akaryakıt hareketlerinin bulunduğu, davacının otomasyon sistemini takip etmediği ve aykırılık bildiriminde bulunmadığından davacı şirkete 5015 sayılı Kanun uyarınca verilen idari para cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı; öte yandan, 5015 sayılı Kanunun 7164 sayılı Kanunun 32. maddesi ile yeniden düzenlenen 19. maddesi hükümleri incelendiğinde, bakılan uyuşmazlık açısından davacı lehine bir düzenleme bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 7164 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değiştirilen 5015 sayılı Kanun'un 20. maddesinde yer alan ihtar müessesesinin lehe kanun hükmünde olduğu, davaya konu eylemin niteliği itibarıyla düzeltme imkanı olan fiillerden sayıldığı, akaryakıt dağıtım şirketlerinin bayilerindeki otomasyon sistemini bu piyasada faaliyet gösteren otomasyon firmalarından temin ettiği, yapılan sözleşme gereği şirketlerin bayilerden aldıkları verileri hem dağıtıcı şirkete hem de davalı idareye ilettiği, otomasyon sisteminde arıza olduğuna yönelik otomasyon şirketine veya davacı şirkete bayi tarafından herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, bayilerin yada otomasyon firmaları tarafından gerçekleştirilen eylemler nedeniyle dağıtıcı şirketlere ceza verilemeyeceği, davacı şirketin kamusal düzeni veya akaryakıt piyasası düzenini bozan bir eyleminin olmadığı, otomasyon sisteminin mevzuata uygun şekilde kurulduğu ve verilerin davalı Kurum'a iletildiği, otomasyon verilerinin birbiriyle uyumlu olduğu, bayide yapılan denetimlerde otomasyon sisteminin çalışır durumda olduğunun tespit edildiği, kaçak akaryakıt satışına engel olmak ve akaryakıt piyasasını denetim altında tutmak görev ve sorumluğunun davalı Kurum'a ait olduğu halde bu sorumluluğun dağıtıcı şirketlerden beklendiği, dağıtıcı şirketin bayisine ait istasyona müdahale etme veya otomasyon sistemine bağlı olmaması nedeniyle yaptırım uygulama yetkisinin bulunmadığı, üst sınırdan uygulanan idari para cezasının fahiş olduğu, ön araştırma ve soruşturma prosedürünün usulüne uygun şekilde yapılmadığı, isnat edilen eyleme yönelik kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Daires'ine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 08/06/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.