Esas No: 2015/5383
Karar No: 2021/2128
Karar Tarihi: 08.06.2021
Danıştay 13. Daire 2015/5383 Esas 2021/2128 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/5383
Karar No:2021/2128
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Birliği
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: TOBB nezdinde kurulan Sigorta Eksperleri İcra Komitesi tarafından hazırlanan "Taban Ekspertiz Ücret Tarifesi"ne menfi tespit belgesi verilmesi veya muafiyet tanınması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Rekabet Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sigortacılık Müdürlüğü’nce sigorta eksperleri arasında haksız rekabetin önlenmesi amacıyla taban ekspertiz ücreti belirlenip belirlenmeyeceği yönünde Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı’ndan görüş sorulduğu, … tarih ve … sayılı yazı ile bildirilen görüşte, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 26. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca "meslek mensupları arasında haksız rekabeti önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak" Sigorta Eksperleri Komitesinin görevleri arasında bulunduğundan taban ücreti belirlenebileceği yönünde görüş bildirildiği, Sigorta Eksperleri İcra Komitesinin 18/09/2013 tarihli toplantısında, sigorta eksperleri arasında haksız rekabetin önlenmesi gerekçe gösterilerek "Taban Ekspertiz Ücreti Tarifesinin" 01/01/2014 tarihinden itibaren uygulamaya konulmasına karar verildiği, söz konusu tarifeye menfi tespit belgesi verilmesi veya muafiyet tanınması talebiyle Rekabet Kurumu’na başvurulduğu, Kurul’un … tarih ve … sayılı kararıyla başvurunun reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı;
Dava konusu Kurul kararında, ilgili ürün pazarının "sigorta ekspertiz hizmetleri pazarı" olarak, coğrafi pazarın ise “Türkiye” olarak belirlendiği, sigorta eksperlerinin 4054 sayılı Kanun anlamında teşebbüs olarak kabul edilmesi ve Sigorta Eksperleri İcra Komitesi'nin TOBB nezdinde kurulması nedeniyle birbirinden bağımsız düşünülemeyeceğinden tarifenin teşebbüs birliği kararı olarak değerlendirilmesi gerektiği, ücretlerin taraflarca sözleşme hürriyeti kapsamında serbestçe belirlenmesi gerekirken asgari ücret sınırlaması getirilmesinin bu özgürlüğü kısıtlayıcı olduğu, dolayısıyla rakipler arasında fiyatın birlikte belirlenmesi niteliğini haiz olduğundan 4054 sayılı Kanunun 4. maddesine aykırı olduğu ve menfi tespit belgesi verilmesinin mümkün olmadığı, öte yandan, tarife ile taban ücrete uymayan meslek mensuplarının disiplin cezası ile cezalandırılması öngörüldüğünden rekabetin ortadan kalkacağı, tarifenin rakipler arası anlaşma niteliğini haiz olduğu, 4054 sayılı Kanunun 5. maddesindeki şartların gerçekleşmemiş olduğu gerekçesiyle bireysel muafiyet tanınmasına da imkân bulunmadığına karar verildiği;
Sigorta eksperliğinin sigortacılık alanında faaliyet gösteren ve hizmet sunan ekonomik bir yapı olduğu, her ne kadar 5684 sayılı Kanunun 22/19. maddesinde yer alan "ekspertiz ücretinin miktarı, sigorta eksperi ile kendisini tayin eden taraf arasında serbestçe kararlaştırılır." kuralı 18/04/2013 tarih ve 6456 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılmış ise de, hâlihazırda Komiteye sigorta eksperliği alanında tavan veya taban ücret belirleme konusunda özel bir yetki veren yasal düzenleme bulunmadığından ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 26. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendi ile Komiteye verilen "meslek mensupları arasında haksız rekabeti önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak" görevinin kapsamına meslek mensupları arasında hizmet sunum şartlarının iyileştirilmesi, mesleki güven ve saygınlığın sağlanması gibi hizmete ve meslek mensuplarına yönelik uygulamalar girebileceğinden, anılan görev maddesinin de tek başına tarife belirleme yetkisi verdiğinden söz edilemeyeceğinden, Sigorta Eksperleri İcra Komitesince belirlenen "Taban Ekspertiz Ücreti Tarifesinin" piyasada yürütülecek hizmetin asgari fiyatını belirleyerek sigorta eksperi ile hizmet alan arasında serbestçe oluşması gereken ücreti belirleyici nitelikte olduğu, bu anlamda, serbest rekabet sonucunda fiyatların oluşmasına engel olduğu ve 4054 sayılı Kanunun 4. maddesini ihlâl ettiği sonucuna varıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, işleme konu tarife incelendiğinde, asgari fiyat belirlemesi yapılmak suretiyle sigorta eksperliği hizmet alımının belirli bir ücretin altında sunulmasının yasaklandığı, bu anlamda tüketiciler açısından daha düşük fiyata hizmet alımı gerçekleşmesine engel olunduğu, dolayısıyla Tarifenin her koşul ve zamanda tüketicinin yararına olduğundan bu aşamada söz edilemeyeceği gibi, asgari fiyat belirlenmesinin yukarıda açıklandığı üzere serbest rekabet oluşumuna da etki edeceği göz önüne alındığında, 4054 sayılı Kanunun 5. maddesinde sayılan şartların birlikte gerçekleşmediği, bu itibarla dava konusu işlemin anılan tarifeye bireysel muafiyet tanınmamasına ilişkin kısmında da hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararında ifade edildiğinin aksine Sigorta Eksperleri İcra Komitesi’ne eksper ücretlerini belirleme ve rehber tarifeyi belirleme konusunda yasal yetki verildiği, 4054 sayılı Kanun'dan önce 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun uygulanması gerektiği, anılan Kanunda açıkça haksız rekabetin önlenmesi konusunda yetki verildiği, tarife belirlenmesinin haksız rekabeti kaldırmadığı gibi piyasada etkisinin de bulunmadığı, hizmet kalitesinin arttırılması için tarifeye ihtiyaç duyulduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Sigorta Eksperleri İcra Komitesince belirlenen "Taban Ekspertiz Ücreti Tarifesinin" piyasada yürütülecek hizmetin asgari fiyatını belirleyerek sigorta eksperi ile hizmet alan arasında serbestçe oluşması gereken ücreti belirleyici nitelikte olduğu, Sigorta Eksperleri İcra Komitesi’ne tarife belirleme yetkisi verildiğine dair herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığı, bu itibarla 4054 sayılı Kanuna açıkça aykırı olan teşebbüs birliği kararına menfi tespit belgesi verilemeyeceği gibi, bireysel muafiyet de tanınamayacağı, dava konusu Kurul kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 08/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.