MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili ... 36. İcra Müdürlüğü’nün 2013/4025 esasına kayden davacı aleyhine başlatılan icra takibine müstenid 25.08.2014 düzenleme tarihli 25.01.2013 vadeli 75.000,00 TL bedelli bononun davacı tarafından tanzim edilmediği, davacının iradesi dışında ve kötü niyetli düzenlenerek takibe konulduğundan bahisle davacının borçlu olmadığının tespiti ile davalı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesi, davacı vekili tarafından dava ve talep edilmiştir.
Davalı vekili, sözkonusu senedin davacıya nakden ödenen 75.000,00 TL’nin karşılığı verildiğini, davalı ile davacının 75.000,00 TL karşılığı gayrimenkul devri hususunda anlaştıkları ancak davacı tarafından bu devrin gerçekleştirilmediği ve senedin de vadesinde ödenmediği, senedin unsurlarının tam olduğu savunularak davanın reddi talep edilmiştir.
Mahkeme, davacı hakkında 25.02.013 vade tarihli 75.000,00 TL bedelli bonoya istinaden takip başlatılmışsa da, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre senetteki imzanın davacıya ait olmadığı, haksız ve kötü niyetli icra takibine geçildiği gerekçesi ile davanın kabûlüne karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, kararın dayandığı delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile hüküm fıkrasının 4 üncü bendinde peşin alınan harçla ilgili 1.280,85 TL rakamının yazılması gerekirken 2.280,85 TL yazılmış olmasının mahallinde her zaman giderilebilecek maddî hatadan kaynaklanmış olmasına göre, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 15/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.