Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3613
Karar No: 2019/2857
Karar Tarihi: 28.03.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/3613 Esas 2019/2857 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir mecra irtifakı kurulması isteğiyle yapılan davada, lehine ve aleyhine mecra hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması gerektiğini belirtmiştir. Davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığının saptanması gerektiği ve çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurulmaya elverişli olup olmadığının incelenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Hukukun genel bir ilkesi olan “fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesi” uyarınca taraf yararları da gözetilerek en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden mecra irtifakının bağlanacağı su, elektrik, gaz ve benzerine ait yol ya da kaynak ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlayacak şekilde kurulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, mecra hakkının bedelinin uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak saptanması ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, mecra hakkının tapu siciline kaydına da karar verilmesi talep edilirse giderinin davacı tarafından karşılanması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, mecra irtifakı kurulmasına ilişkin Türk Medeni Kanunu'nun 744. m
14. Hukuk Dairesi         2018/3613 E.  ,  2019/2857 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.07.2010 gününde verilen dilekçe ile mecra irtifakı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava ve birleştirilen dava, mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacılar vekili, 63 parsel sayılı taşınmaz lehine; birleştirilen davada davacılar vekili, 61 ve 62 parsel sayılı taşınmazlar lehine 64 parsel sayılı taşınmaz üzerinden mecra hakkı kurulmasını talep ve dava etmişlerdir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 62 parsel lehine 63 parsel aleyhine; 61 parsel lehine 62 ve 63 parseller aleyhine; 63 parsel lehine 64 parsel aleyhine su geçit hakkı tesisine karar verilmiştir.
    Hükmü, birleştirilen davada davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 744. maddesi uyarınca “Her taşınmaz maliki, uğrayacağı zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların, elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde, kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür.”
    Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
    Mecra irtifakı kurulmasına ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine mecra hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra hakkı kurulması istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
    Mecra irtifakı kurulmasına ilişkin davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da mecra hakkı kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nin 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalar, özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle yapılacak araştırma ve incelemede, öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. İhtiyacın saptanması halinde de, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan “fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesi” uyarınca taraf yararları da gözetilerek en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden mecra irtifakının bağlanacağı su, elektrik, gaz ve benzerine ait yol ya da kaynak ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlayacak şekilde kurulmalıdır. Ayrıca mecranın niteliği, nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği ayrıca belirlenerek kararda gösterilmelidir.
    İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Davanın niteliği gereği, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
    Anılan maddenin son fıkrası uyarınca, istem halinde gideri davacı tarafından karşılandığında mecra hakkının tapu siciline kaydına da karar verilmelidir.
    Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; birleştirilen davada lehine mecra irtifakı tesisi talep edilen 61 ve 62 parsel sayılı taşınmazları kadastral arka bağlayacak şekilde kurulan irtifaka ilave olarak, anılan taşınmazlar lehine 64 parsel sayılı taşınmaz aleyhine de mecra irtifakı tesisi gerekirken kesintisizlik ilkesi ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi