17. Hukuk Dairesi 2014/23158 E. , 2014/18968 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasında ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Dava, davacı tarafından ödenen işçilik alacaklarının yüklenici davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı şirket hakkında iflas kararı verildiği, davanın kayıt kabul davası niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ise, dava tarihinden önce iflas kararı verilmiş olması nedeniyle davanın genel hükümlere göre görülecek alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
İİK.’nun 194.maddesinde, iflas açılması ile kural olarak müflisin taraf olduğu hukuk davalarının duracağı ve ancak ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra devam olunabileceği hususu düzenlenmiştir. İkinci alacaklılar toplantısında dava konusu alacağın masaya kabul edilmemesi halinde davaya kayıt kabul davası olarak devam edilerek bir karar verilmesi gerekir.
İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın masa borcu olup olmadığı yönündeki inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda genel mahkemelerce tespit edilecektir. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 02.02.2012 tarih ve 2011/4952 E, 2012/680 K sayılı ilamı da bu yöndedir.) İİK"nda masa borçları için İİK"nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte olan HMK"na göre belirlenmesi gerekir.
İflas masasının bu safi (net) mevcudu (masaya giren mal, alacak ve haklar), "alacakların ödenmesine tahsis olunur" (İİK m.184,I,c.1). Buradaki "alacaklar" teriminden maksat, aslında yalnız "iflas alacaklarıdır." İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçları olup, iflas masasından istenebilirken (masaya yazdırılabilirken), müflisin iflas açılmasından sonra doğan alacakları, iflas alacağı olmadığından, iflas masasından talep edilemez. İflas masasından istenebilecek (hatta, iflas alacaklarından daha önce ödenecek) olan, bir başka alacak çeşidi de masa alacaklarıdır. Bunun masa bakımından adı "masa borcudur." Masa borçları müflisin değil, (çünkü, müflisin iflas açılktıktan sonra masayı bağlayıcı nitelikte borçlarlanmasına imkân yoktur.) iflas masasının yaptığı borçlardır. Masa borçları, iflasın açılmasından iflas tasfiyesinin sonuçlanmasına kadar, iflas masası (masa adına iflas dairesi veya iflas idaresi) tarafından yapılan borçlardır. (İİK. m. 248, 303/2) Dairemizin 12.07.2012 tarih ve 2576 E, 4886 K sayılı ilamında da açıklandığı üzere; kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.
Somut olayda, davalı şirketin 16/9/2009 tarihinde iflasına karar verildiği, davacı tarafça ... 1. İş Mahkemesi"nin kararına dayalı olarak 10/6/2013 tarihinde yani iflastan sonra alcaklıya ödeme yaptığı anlaşılmış olup, davacının alacağı iflastan sonra ödenerek doğmuştur. Davanın kayıt kabul davası niteliğinde olmadığı anlaşıldığından Asliye Hukuk Mahkemesince davaya devam edilerek bir karar verilmelidir. Bu nedenle uyuşmazlığın ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.