Abaküs Yazılım
12. Daire
Esas No: 2021/1303
Karar No: 2021/3711
Karar Tarihi: 09.06.2021

Danıştay 12. Daire 2021/1303 Esas 2021/3711 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1303
Karar No : 2021/3711


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1) ... Bakanlığı
2) ... Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri ...

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Adıyaman İl Emniyet Müdürlüğünde 3. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacının, 2. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmemesi ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun 55/19. maddesi uyarınca resen emekliye sevk edilmesine ilişkin ... tarih ve ... sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile işlemler nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine, özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararla; Kanunun amacının, emniyet hizmetlerinin hizmet gereklerine uygun olarak yürütülebilmesi için her bir rütbede ihtiyaç duyulan emniyet amirlerinin kadrolarının sayılarının belirlenmesi ve sayıları Kanunla belirlenen bu kadrolara atamalarda liyakat ilkesi çerçevesinde bir değerlendirmeye ve seçmeye imkan sağlanması olduğu, kadroların sayılarının Kanunla belirlenmesi ve kadroların aşılamayacak olması, öte yandan mevcut polis amiri sayısının da kadro sayısından fazla olması nedeniyle, zorunlu olarak bazı polis amirlerinin resen emekli edilmelerinin öngörüldüğü, hak kaybına uğramamaları için de özlük ve parasal haklarının korunduğu, söz konusu yasal zorunluluk nedeniyle re'sen emekliye sevk edilecek polis amirlerinin belirlenmesinde idarenin takdir yetkisi bulunduğu, idarenin takdir yetkisinin kullanımında sınırsız bir serbestiye sahip olmadığı bilinmekte ise de; Kanunun amir hükmünü yerine getirmek durumunda olan idarenin, re'sen emekliye sevk edilecek polis amirlerinin belirlenmesinde kamu yararı amacına aykırı ve hizmet gerekleri dışında subjektif sebeplerle hareket ettiğine ilişkin bir veri bulunmadığı, hangi polis amirlerinin emekliye sevk edileceğinin belirlenmesi konusunda idarenin yargı kararı ile zorlanmasının da hukuken olanaklı olmadığı, bu itibarla, Yasanın amir hükmü gereği mevcut polis amiri sayısını sınırlı sayıdaki kadro sayısına çekmek amacı dahilinde davalı idareye tanınan takdir yetkisi kullanılarak tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı; öte yandan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davacının işlem nedeniyle yoksun kalınan özlük ve maddi kayıplarının tazminine karar verilmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun 55. maddesinin 8. fıkrasının verdiği yetkiye istinaden Yüksek Değerlendirme Kurulu tarafından önceden belirlenen liyakat ve terfi koşullarına göre 2016 yılı terfi döneminde bir üst rütbeye terfi koşulunu taşımadığı anlaşılan davacının, bulunduğu rütbeye terfi ettiği tarihten itibaren beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edememesi sebebiyle aynı Kanun maddesinin 19. fıkrası gereğince re'sen emekliye sevk edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık; davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuki isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu işlemlerin hukuka uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...

DÜŞÜNCESİ : Aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık bulunsa bile kanun yolları farklı iki ayrı işleme karşı 2575 sayılı Kanun'un 5. maddesine aykırı olarak tek dilekçe ile açılan davada, söz konusu işlemler için ayrı ayrı dava açılmak üzere 2577 sayılı Kanun'un 15/1-d. maddesi uyarınca dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasının incelenmesi anılan Kanun maddelerine aykırı olduğundan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" uyarınca Dairemize devredilen dosya incelendi ve tekemmül ettiği anlaşıldığından, davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Adıyaman İl Emniyet Müdürlüğünde 3. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacı, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararıyla, 2. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmemiş ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun 55/19. maddesi uyarınca resen emekliye sevk edilmiştir.
Bunun üzerine, 2. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmeme işlemi ve re'sen emeklilik işleminin iptali ile işlemler nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Aynı dilekçe ile dava açılabilecek haller" başlıklı değişik 5. maddesinin 1. fıkrasında, "Her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılır. Ancak, aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile de dava açılabilir." hükmü yer almaktadır.
2577 sayılı Kanun'un "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlıklı 14. maddesinin 3. fıkrasının (g) bendinde, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönüyle de inceleneceği, 6. fıkrasında, söz konusu hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı kurala bağlanmış; "İlk inceleme üzerine verilecek karar" başlıklı 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise; 14. maddenin 3/g bendinde yazılı halde otuz gün içinde 3. ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere dilekçenin reddedileceği düzenlenmiştir.
Öte yandan, 2577 sayılı Kanun'un 6545 sayılı Kanun'un 20. maddesiyle değiştirilen "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararların başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde Danıştayda temyiz edilebileceği belirtilmiş ve temyiz edilebilecek uyuşmazlıklar (a)'dan (m)'ye kadar on dört bent halinde sayma yoluyla belirlenmiştir.
2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin altıncı fıkrasında ise, "Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdari yargılama usulündeki, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılması gerektiğine ilişkin asıl kuraldan ayrık olarak getirilmiş olan 2577 sayılı Kanun'un 5. maddesinin birinci fıkrasına göre, birden fazla idari işleme karşı tek dilekçe ile dava açılabilmesi için, anılan maddede yer verilen "maddi veya hukuki yönden bağlılık" ya da "sebep-sonuç ilişkisi" koşullarının yanında, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun öngördüğü diğer koşulların varlığı da aranmaktadır.
Bu bağlamda, aralarında maddede aranan biçimde bağlılık ya da ilişki bulunsa bile, birden fazla idari işlemin aynı dilekçeyle idari davaya konu edilebilmesi için; işlemlere karşı başvurulabilecek kanun yollarının aynı olması, daha açık bir ifadeyle, bir işleme karşı temyiz kanun yoluna başvurulabilirken, diğer işlemin istinaf kanun yoluna başvurulmasının ardından kesinleşecek nitelikte olmaması gerekmektedir.
Aksi takdirde, biri 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesi hükmü uyarınca Danıştay'ın temyiz incelemesine tabi, diğeri aynı madde hükmü gereğince Bölge İdare Mahkemesi'nin istinaf incelemesi sonrasında kesinleşecek olan iki ayrı işlemin aynı dilekçe ile idari davaya konu edilmeleri söz konusu olacaktır ki bu durum anılan mevzuat hükümlerine aykırılık oluşturacaktır.
Temyizen incelenen davada; Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararıyla, davacının 2. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmediği ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun 55/19. maddesi uyarınca re'sen emekliye sevk edildiği, aynı kararla 2 farklı işlem tesis edildiği anlaşılmış ve davacının, 2. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmeme işlemi ile re'sen emekliye sevk işlemi arasında, 2577 sayılı Kanun'un 5. maddesinde aranan biçimde bağlılık ya da ilişki bulunduğu kabul edilse bile, re'sen emeklilik işleminden kaynaklanan uyuşmazlık temyiz incelemesine tabi iken, 2. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmeme işleminin temyiz kanun yolu incelemesine tabi olmayıp, istinaf aşamasında kesinleşecek işlemlerden olacağı açıktır.
Bu durumda, uyuşmazlık konusu her iki işleme karşı tek dilekçe ile dava açılması hukuken mümkün olmadığından, söz konusu işlemler için ayrı ayrı dava açılmak üzere 2577 sayılı Kanun'un 15/1-d. maddesi uyarınca dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek verilen ret kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:2018/1933 sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan ... TL yürütmeyi durdurma harcının davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere) 09/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi