Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5666
Karar No: 2018/939
Karar Tarihi: 30.01.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/5666 Esas 2018/939 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/5666 E.  ,  2018/939 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacılar, murislerinin 1989 yılında ...’dan zorunlu göçe tabi tutularak Türkiye’ye geldiğini, Devlet Bakanlığınca hazırlanan göçmen evleri projesi kapsamında borçlandırılarak konut satın aldığını, bu bağlamda 5.000.000 TL (eski para) peşinat ödediğini, bu ödemenin konut maliyetinden düşülmesi gerekirken düşülmediğini ileri sürerek, bu ödemenin güncelleştirilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000,00 TL’nın yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiş, ıslah ile taleplerini 6.879,00 TL"ye yükseltmişlerdir.
    Davalı Toplu Konut İdaresi, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, zamanaşımı süresinin dolduğunu ve davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak toplam 6.879,00 TL."nın davalıdan tahsiline ilişkin verilen kararının davalı tarafından temyizi ile hükmün Dairemizce davalı yararına bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemenin 23.11.2011 tarih ve 2010/814 Esas 2011/1047 Karar sayılı kararının davalı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 02.02.2012 tarih ve 2012/2544 Esas 2012/1894 Karar sayılı ilamı ile “...Davacının, Devlet Bakanlığı koordinatörlüğünde yapılan göçmen konutlarından daire satın aldığı, ilerde maliyet hesabından mahsup edilmek üzere 5,00 TL ödediği, konutun davacıya teslim edilip tapuda devir işleminin yapıldığı, davacının dava dışı bankadan kredi kullanıp ödeme yaptığı ancak maliyet hesabı çıkarıldığında arada oluşacak farkı da aynı koşullarda ödemeyi taahhüt ettiği dosya içeriği, aynı nitelikteki emsal dosyalar ve toplanan delillerle anlaşıldığı gibi bu hususlar tarafların ve mahkemenin de kabulündedir. Uyuşmazlık, davacının yaptığı peşin ödemenin maliyet hesabına göre borçlandığı anlaşılan davacı borcundan mahsup edilip edilmediği hakkındadır. Mahkemece, alınan bilirkişi raporunda soyut ifadelerle ödenen peşinatın mahsup edilmediğine ilişkin düşünce esas alınarak peşinatın güncelleştirilmiş değerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Yukarda açıklandığı üzere davalı mahsup işleminin yapıldığını ve peşin ödemenin mahsup edildiğini savunmaktadır. Taraflar arasındaki borçlanma sözleşmesine göre davacının kullandığı kredi üzerinden borçlandığı anlaşılmaktadır. Buna karşılık yapılan maliyet hesaplarında göçmen konutlarının şerefiyelendirmesi de gözetildiğinde maliyetlerin davacı borçlanmasının üzerinde kaldığı görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, borçlandırma işleminin başlangıcında mahsuplaşma yapılıp yapılmadığı, konutun maliyet bedeli, borçlandırma bedelinden yüksek olduğu takdirde davacının maliyet bedelinden borçlanmayı kabul ettiği halde daha düşük miktarda borçlandırılmasının kabul edilebilir açıklaması yaptırılmalı, ödenmesi gereken taksitlerden mahsup işlemi yapılıp yapılmadığı dosya içindeki ve emsal dosyalardaki listeler ve yazışmalar değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi...” gerekçesiyle davalı yararına hükmün bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. Mahkemece, " Dosyada bulunan ... Bankası Genel Müdürlüğünün, Devlet Bakanlığına hitaben yazılan yazıda "... Bankası ise 31.12.1997 günlü cevabi yazısında proje kapsamında ülke çapında 21556 kişinin konut sahibi olduğunu, 6629 kişinin peşinatlarının kesin borçlandırma işlemleri aşamasında peşinatlarının mahsup edileceğini, bunların dışında kalan kişilerin tamamının peşinatlarının borçlarından mahsup edildiğini" bildirmiştir. Yine .... Bakanlığı"nın T.C...... Bankası A.Ş.ye hitaben yazılan 02 Temmuz 2002 tarihli yazıda "...Konut sahibi olmak üzere işin başında yatırılan 2.500.000-TL bedel maliyet hesabından tenzil edilmiştir..." yazışmalarının bulunduğu, bu doğrultuda davacının yatırmış olduğu peşinatın kesin maliyet bedelinden mahsup edildiği" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise; mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamının gerekleri yerine getirilmemiştir. Dosyanın incelenmesinde, davacılar murisi ile dava dışı banka arasında imzalanan borçlanma sözleşmesinin 1. maddesinde "... borçlu, yukarıda belirtilen miktarın kullandırılmış krediye göre saptanmış olduğunu, borçlanmaya esas kesin maliyetin, inşaatın tamamlanması aşamasından sonra yapılacak kesin hesaplardan sonra tespit edileceğini ve kesin hesap sonucu bulunacak maliyete göre borç miktarının artması halinde, artan miktar için de işbu borçlanma sözleşmesinin aynen takbik edileceğini, bankaca kesin hesap şekline herhangi bir itirazı olmayacağını peşinatın ve taksit tutarlarının artış oranına göre yeniden belirlenecek bu sözleşme hükümlerine göre ödeneceğini, kabul ve beyan eder. "şeklinde düzenlenmeye yer verildiği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacılar murisinin dava dışı bankadan kredi kullanıp borçlandırma sözleşmesi ile 95.558.951 TL (eski para), kredi kullanıp, ödeme yaptığı, ancak maliyet hesabı çıkarıldığında arada oluşacak farkı da aynı koşullarda ödemeyi taahhüt ettiği, borçlanma sözleşmelerinin ileride doğacak ilave maliyeti de kapsayacak şekilde düzenlendiği, Devlet Bakanlığınca konutun kesin maliyet hesabının her bir daire için 135.000.000 TL( eski para) olarak belirlendiği, kesin maliyet hesabının resmi verilere göre hazırlanması ve o tarihte taraflar arasında herhangi bir husumet bulunmaması nedeniyle bu kesin maliyet hesabına itibar edilmesi gerektiği ve böylece davacılar murisinin kullandığı kredi miktarı tutarında borçlandığı anlaşılmaktadır. Buna karşılık yapılan maliyet hesaplarında göçmen konutlarının şerefiyelendirmesi de gözetildiğinde maliyetlerin davacı borçlanmasının üzerinde kaldığı görülmektedir. Bu durumda mahkemece, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi incelemesi yaptırılarak, borçlandırma işleminin başlangıcında ve ödenmesi gereken taksitlerden mahsup işlemi yapılıp yapılmadığı saptanarak, konutun maliyet bedeli, borçlandırma bedelinden yüksek olduğu ve davacılar murisinin maliyet bedelinden borçlanmayı kabul ettiği halde ödediği toplam borç tutarının maliyet bedelinden daha düşük olması hususunun açıklaması yaptırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    2-Bozma nedenine göre davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi