Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/24975 Esas 2016/20289 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/24975
Karar No: 2016/20289
Karar Tarihi: 03.10.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/24975 Esas 2016/20289 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/24975 E.  ,  2016/20289 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Şikayetçi, sair fesih nedenlerinin yanı sıra, ihalesi yapılan 620 ada 1 parsel 5 nolu bağımsız bölümün, takip borçlusu adına kayıtlı iken, açtığı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne ilişkin mahkeme kararının, ihale tarihi olan 22/12/2014 tarihinden önce 26/11/2012 tarihinde kesinleştiğini ve dolayısıyla taşınmazın mülkiyetinin kendisine geçtiğini belirterek ihalenin feshi talebinde bulunmuş, mahkemece istemin reddi ile şikayetçi hakkında %10 para cezasına hükmedilmiştir.
    4721 sayılı TMK"nun 705. maddesinde; "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişinin, ihaleye konu taşınmaz hakkında açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasında, şikayetçi lehine karar verildiği görülmektedir. Dolayısıyla, şikayetçinin, mahcuz taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia ederek icra mahkemesine başvurmasında hukuki yararı vardır. Ancak şikayet tarihi olan 23.12.2014 itibariyle taşınmaz, henüz şikayetçi üçüncü kişi lehine tapuya tescil edilmediğinden TMK"nun 705/2. maddesi uyarınca üçüncü kişinin şikayet hakkı bulunmamaktadır. Bir başka deyişle, şikayetçinin mülkiyet hakkı, henüz tapu kütüğüne tescil edilmemiş olduğundan, icra mahkemesine başvurarak tasarruf işlemi niteliğindeki ihalenin feshi davasını açamaz.
    Bu durumda mahkemece, şikayetçinin ihalenin feshi isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru değil ise de, sonuçta şikayetin reddine karar verildiğinden ret kararı sonucu itibariyle doğrudur.
    Ancak; İİK"nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde; işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde davacı hakkında para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmektedir. Bu durumda, şikayetçinin ihalenin feshi isteminin, aktif husumet yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden, aleyhine ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.


    SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Edremit İcra Hukuk Mahkemesi"nin 03.11.2015 tarih ve 2014/436E.-2015/415 K. sayılı kararının para cezasıyla ilgili 2. bendinin karar metninden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.