Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3321 Esas 2018/167 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3321
Karar No: 2018/167
Karar Tarihi: 17.01.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3321 Esas 2018/167 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/3321 E.  ,  2018/167 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/12/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/10/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, yaralamadan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; müvekkilinin iş için gittiği ... önünde davalı tarafından hiçbir neden yokken bisiklet zinciri ile darp edildiğini, davalının eylemi nedeniyle ceza mahkemesinde yargılandığını ve mahkumiyetine karar verildiğini, müvekkilinin yaralanması nedeniyle bedenen acı çektiğini belirterek oluşan manevi zararının tazmini talep etmiştir.
    Davalı; davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; davalının ceza dosyasındaki beyanı, ceza dosyasında alınan davacıya ait doktor raporundan davalının davacıyı yaraladığının sabit olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Türk Borçlar Kanunu 56. maddesi (mülga 818 sayılı BK 47. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Davaya konu olan olayda; olayın oluş şekli, olay tarihi, yaralanmanın niteliği ve tarafların konumu dikkate alındığında davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.