Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/11950
Karar No: 2020/7133
Karar Tarihi: 04.12.2020

Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11950 Esas 2020/7133 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Muğla'nın Seydikemer ilçesi köy muhtarı olarak görev yapan sanık, köy bütçe kararnamesi, köy karar defteri ve köy gelir-gider hesap defterinde bulunan ihtiyar heyeti azalarının adına sahte imza attığı suçuyla yargılandı. Sanık ve müdafinin savunmalarında, katılanlarla arasında husumet olduğunu ve suçlamaları kabul etmediği belirtildi. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından yapılan bilirkişi raporunda, sanığın eli ürünü olan sahte imzaların tespit edilemeyeceği bilgisi verildi. Ancak, maddi gerçeğin tespiti için defterlerin farklı yerlerde tutulup tutulmadığı, katılanların defterleri alıp alamayacağı, tanıkların ifadelerinin alınması gibi araştırmalar yapılmadığı için eksik inceleme sonucunda sanık hakkında mahkumiyet kararı verildiği tespit edildi. Kararda, suç tarihi ve TCK'nin 53. maddesi ile ilgili yanlışlar yapıldığı belirtilerek karar bozuldu. Kararı 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA karar verildi. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/11950 E.  ,  2020/7133 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Muğla İli Seydikemer İlçesi ... Köyü muhtarı olarak görev yapan sanığın, köy bütçe kararnamesi, köy karar defteri ve köy gelir-gider hesap defterinde ihtiyar heyeti azaları olan katılanlar ve şikayetçi adına farklı tarihlerde sahte imzalar attığının iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın ve müdafinin aşamalarda alınan savunmalarında, katılanlar ile arasında husumet bulunduğunu, ihtiyar heyeti azaları yerine sahte imzalar atmadığını, toplantılara katılmayanların imza yerlerinin boş bırakıldığını, defterlerin zaman zaman Kaymakamlıkta ya da muhasebe işlemleri için Muhtarlar Derneğinde kaldığını, azaların da bu defterleri alabildiğini, katılanların bu şekilde boş bırakılan yerleri başkalarına imzalattırarak kendisine iftira atmış olabileceklerini beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi ile Adli Tıp Kurumu Başkanlığı‘nın 15/11/2012 tarihli bilirkişi raporunda katılanlar ve şikayetçi adına atılı sahte imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığı yönünden bir tespitte bulunulamayacağının bildirilmesi, ön inceleme aşamasında bilgilerine başvurulanlar ve suça konu belgelerde katılanlarla birlikte imzaları bulunan diğer kişilerin Mahkemece tanık olarak dinlenmemiş olmaları karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suça konu defterlerin farklı zamanlarda Kaymakamlık veya Muhtarlar Derneğine bırakılıp bırakılmadığının, katılanların bu defterleri ilgili yerlerden herhangi bir sebeple alıp alamayacaklarının araştırılması, ön inceleme aşamasında bilgilerine başvurulan ..., ..., ... ve suça konu belgelerde katılanlarla birlikte imzaları bulunan Köy İmamı ..., azalar ... ve ... ...‘in açık kimlik ve adres bilgilerinin tespitiyle duruşmaya celbi neticesinde tanık sıfatıyla bilgilerine başvurulması, kararlara konu işler ve ödemelerin gerçekte yapılıp yapılmadığının, belgelerin düzenlendiği tarih itibarıyla kararların alınabilmesi için gerekli olan toplantı ve karar yeter sayısının araştırılması, buna bağlı olarak alınan kararların hukuki sonuç doğuracak nitelikte bulunup bulunmadığının belirlenmesinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucunda sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2-Kabule göre de;
    a)“30/12/2010“ olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2003-2010 yılları arası“ şeklinde yanlış yazılması,
    b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi