Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5168
Karar No: 2019/2834
Karar Tarihi: 27.03.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5168 Esas 2019/2834 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, önalım hakkına dayalı olarak taşınmazında davalı tarafından satılan payın tapu iptali ve kendisine tescilini talep etmiş ancak davalı savunma yapmamıştır. Mahkeme, davacının talebini kabul etmiş ve tapu iptalini ve tescilini kararlaştırmıştır. Ancak davalı temyiz üzerine ileri sürdüğü fiili taksim savunmasının araştırılması gerektiğine karar verilmiş ve hüküm bozulmuştur. Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine göre, paydaşlar taşınmaz üzerindeki paylarını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye sattıklarında diğer paydaşlara önalım hakkı gibi satın alma yetkisi veren bir hak doğar. Kötü niyet iddiası ise davada her aşamada ileri sürülebileceği gibi savunma genişletilmez. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde ise dava reddedilir. Kanun maddeleri ise, önalım hakkı paylı mülkiyet hükümleri için Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi ve dürüst davranma kuralıdır.
14. Hukuk Dairesi         2016/5168 E.  ,  2019/2834 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.12.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, 9468 ada 1 parsel sayılı taşınmazda hissedar olduğunu, davalının taşınmazdan hisse aldığının kendisine bildirilmediğini belirterek önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur.
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 9468 ada, 1 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı 6267/335552 payın iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
    Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
    Somut olaya gelince; davalı vekili temyiz aşamasında, taşınmaz üzerinde fiili taksim bulunduğunu ileri sürmüştür. Yargılama aşamasında dava konusu önalıma konu payın bulunduğu taşınmazın başında keşif yapılmamış, fiili taksimin olup olmadığı açıklığa kavuşturulmamıştır. Yukarıdaki ilkede açıklandığı üzere, fiili taksim savunması davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Bu nedenle, davalının ileri sürdüğü fiili taksim savunmasının araştırılması, yerinde keşif yapılarak tarafların tüm delillerinin toplanması, özellikle dava konusu taşınmazda davacının ve davalıya pay satanların kullandığı yer olup olmadığı, bu bölümlerin kullanımına itirazın bulunup bulunmadığının araştırılması, keşifte gösterilecek yerlerin fen bilirkişisi tarafından denetime elverişli şekilde düzenlenecek krokide işaretlenmek suretiyle eylemli paylaşımın olup olmadığı tespit edilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi