5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/4335 Karar No: 2015/1466 Karar Tarihi: 21.01.2015
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/4335 Esas 2015/1466 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2013/4335 E. , 2015/1466 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/92678 MAHKEMESİ : Ankara 22. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 28/10/2010 NUMARASI : 2009/1029 Esas, 2010/741 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK"nın 257. maddesi uyarınca kamu görevlisinin eyleminin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğundan söz edilebilmesi için görevinin gereklerine aykırı davranışın yetmemesi, bu davranışının kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olması ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanması sonuçlarını doğurmasının gerekmesi, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 18/10/2005 gün ve 2005/4 MD-96 Esas, 2005/118 sayılı Kararında vurgulandığı üzere, mağduriyet kavramının, sadece ekonomik bakımdan uğranılan zararla sınırlı olmayıp, bireysel hakların ihlali sonucunu doğuran her türlü davranışı ifade etmesi, T.C. Başbakanlık G.. M.. Tahkim Kurulu"nun, Federasyon As Başkanı Z. M."ın itirazı üzerine 19/06/2009 tarihli, 2009/89-107 Esas ve Karar sayılı ara kararı ile Türkiye Ç. H. Federasyonu Başkanlığı"nın 26-27/06/2009 tarihli 2. Olağan Genel Kurulu"nun yeniden bir karar verilinceye kadar durdurulmasına karar vermesi, Federasyon Başkan vekili olan sanık İlyas"ın bu karara vaki 22/06/2009 günlü itirazını da 25/06/2009 tarihli, 2009/89-118 Esas ve Karar sayılı ilamı ile reddetmesi, G.. M.. Tahkim Kurulu Yönetmeliği"nin 12 ve 14. maddeleri uyarınca kurul kararlarının kesin olup, federasyon ve ilgililer tarafından derhal yerine getirilmesinin gerekmesi karşısında; tahkim kurulu tarafından yapılmaması kararlaştırılan genel kurulun yapılmasının idare açısından mali anlamda bir zarar doğurup doğurmadığı ile mevcut delege yapısı ile bu genel kurulun yapılmasının kişilerin bireysel anlamda mağduriyetine neden olup olmadığı hususlarının araştırılıp tespit edilmesinden sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri yerine bu konuda herhangi bir gerekçe içermeyen 04/06/2010 ve 30/06/2010 günlü bilirkişi kurulu raporlarına itibar edilerek eksik araştırma sonucu yazılı şekilde beraet kararları verilmesi, Gerekçeli kararın mahkeme mühürü ile mühürlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle CMK"nın 232/7. maddesine aykırı davranılması, Kabule göre de; Sanıkların üzerlerine atılı suçun yasal unsurlarının dava konusu somut olayda oluşmaması nedeniyle CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince beraetlerine karar verilmesi gerektiği halde eylemleri sabit görülmeyerek beraetlerine karar verilmesi ve hüküm fıkrasında beraet kararının gerekçesini oluşturan yasa maddesine yer verilmeyerek CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmiş olması, Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 21/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.