Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2521
Karar No: 2020/3457
Karar Tarihi: 06.07.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/2521 Esas 2020/3457 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, eşinin ölümüyle kendisine ait olan 25 parça taşınmazın davalı üvey oğlu tarafından sahte ve usulsüz işlemlerle satın alınarak muvazaalı işlemle diğer davalı oğluna devredildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmıştır. Davalılar, resmi akitteki imzanın davacıya ait olduğunu ve diğer paydaşların da olaya şahit olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkeme, davalıların sahte imza ile davacıdan satın aldığı hisseleri daha sonra oğluna devrettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay, mahkemenin yeterli araştırma ve inceleme yapmadığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. Yapılan yeni yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise işlem yapılmamıştır.
1. Hukuk Dairesi         2018/2521 E.  ,  2020/3457 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, mirasbırakan eşi ..."ın ölümü ile 25 parça taşınmazdaki paylarının davalı üvey oğlu ... tarafından, yerine başka birisi tapu müdürlüğüne götürülerek, sahte ve usulsüz işlemi ile sözde kendisi satın alıp hemen akabinde de muvazaalı satış işlemi ile diğer davalı oğlu ..."e tapuda devrettiğini, davalılar ile arasında bir satış işlemi olmadığı gibi tapuya gidip imza da atmadığını, resmi işlemlerde imza yerine parmak bastığından satışa konu belgelerdeki imzaların kendisine ait olmadığını ileri sürerek taşınmazın tapusunun hissesi oranında iptali ile adına tescili için eldeki davayı açmıştır.
    Davalılar, eşinin ölümünden sonra yeniden evlenmek isteyen davacının eşinden kalan taşınmazlardaki payını satarak taşınmazların bulunduğu köyden ayrıldığını, temlik sırasında davacının tapu dairesinde hazır bulunduğunu, resmi akitteki imzanın davacıya ait olduğuna dair iki tanık huzurunda işlem yapıldığını, aynı akitle pay temliki yapan başka paydaşların da olaya şahit olduğunu, davacının okur-yazarlık belgesi mevcut olup resmi kurumlarda yaptığı başka işlemlerde de imza kullandığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davalı ..."nın sahte imza ile davacıdan satın aldığı hisseleri daha sonra oğlu ..."e devrettiği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece "... İddianın ileri sürülüş biçimi ve içeriği itibariyle, 17.04.1996 tarih, 39 yevmiye no.lu satış akdinde kullanılan imzanın davacıya ait olmadığı, akde davacının yerine başka birinin katıldığı iddiasına dayanıldığı açıktır. Ne var ki; mahkemece, 17.04.1996 tarih, 39 yevmiye no.lu resmi senetteki imzanın ve 01.06.1989 tarih, 16287 yevmiye no.lu genel vekaletname ve yine aynı tarih ve 16286 yevmiye no.lu miras hissesinin devri sözleşmesindeki parmak izlerinin davacıya ait olup olmadığı yönünde yapılan incelemede Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin 13.09.2012 tarihli raporunda; "...inceleme konusu noterlik belgelerindeki parmak izlerinin tam net basılı olmaması nedeniyle, parmak izlerinin teşhisinde esas olan karekteristik sürre, delta, papil şeritleri ve bifurkasyonların net seçilememesi sonucu davacıya ait olup olmadığının tespit edilemediği, yine inceleme konusu 17.04.1996 tarih,39 yevmiye no.lu resmi senetteki imzanın basit tersimli imzalar olması nedeniyle aidiyetinin, bu meyanda davacının eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği..." şeklinde rapor verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığı söylenemez. Şöyle ki; taraflar arasında düzenlenen miras hissesinin devri sözleşmesi incelenmemiş, sözleşmede tanık olarak bulunan kişiler dinlenmemiş, taşınmazdaki zilyetlik
    durumu araştırılmamış, resmi akitte imzası olan diğer paydaşların bilgisine başvurulmamış, ayrıca yine akitte imzanın davacının eli ürünü olduğuna şahitlik eden akit tanıkları dinlenmemiştir. Hal böyle olunca; gerektiğinde yerinde keşif yapılarak taraflar arasında düzenlenen miras hissesinin devri sözleşmesi de irdelenmek suretiyle taşınmazlardaki zilyetlik durumunun açıklığa kavuşturulması, yine taşınmazlardaki payını davalıya satış suretiyle temlik eden diğer paydaş ..."nın vekili olan ..."ın dinlenerek davacının paylarını davalıya gerçekten satıp satmadığının araştırılması, resmi akit sırasında davacının tapuda olup olmadığının, ve imzanın davacı tarafından atılıp atılmadığının tanıklardan sorulması, davacının başka kurumlarda imza kullanıp kullanmadığının araştırılması, toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken değinilen hususlar üzerinde durulmaksızın noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir..." gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 18.50.TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 06.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi