7. Ceza Dairesi 2019/3811 E. , 2021/9893 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracının müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ... İdaresi vekilinin temyizinin münhasıran araç müsaderesine ilişkin olduğu gözetilerek;
1-Sanıklar hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-Hükümlerden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanıkların eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK"nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 16.04.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 20.04.2015 olduğu,
Sanık ..."ın;
Yapılan UYAP sorgulamasında halen derdest olduğu anlaşılan Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/253 Esas sırasında kayıtlı dosyada suç tarihinin 13.04.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 08.10.2015 olduğu,
Bu dosyalardaki eylemin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK"nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyanın incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
4-Sanıklar hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK.nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK"nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK.nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
5-Dava konusu kaçak sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK’nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken doğrudan TCK’nun 54/1 maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi,
6-TCK"nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı göz önünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
7-Suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan TAPDK"nun katılan olarak kabulü ile lehine vekalet ücretine hükmolunması,
8-Mahkemece malen sorumlu dinlenmeksizin iyiniyetli 3. kişi olduğu gerekçesi ile nakil aracının iadesine karar verilmiş ise de; dava konusu nakil aracının suç tarihinden önce farklı tarihte kaçakçılık suçunda kullanıldığı ve üzerine şerh konulduğu, malen sorumlunun iyiniyetli 3. kişi durumunda olmadığı, ele geçen kaçak eşyanın nakil aracının taşıma kapasitesine göre miktar ve hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturduğu, araç ve eşyanın değeri itibarıyla aracın müsaderesinin 5237 sayılı TCK"nun 54/3. maddesi gereğince işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurmayacağı gibi hakkaniyete de aykırılık oluşturmayacağı gözetilmeden nakil aracının müsaderesi yerine eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.