Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1055
Karar No: 2019/2463

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/1055 Esas 2019/2463 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, ticari alacak sigorta poliçesi ile ilgilidir. Davacı, davalının ödenmeyen alacaklarını garanti altına aldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL alacağın temerrüt tarihi olan 17.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir. İlk derece mahkemesi davanın usulden reddine karar vermiş, istinaf mahkemesi ise davalının pasif dava ehliyeti (davalı sıfatı) bulunmadığından, davanın husumet yönünden reddine karar vermiştir. Karar temyiz edilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanmıştır.
Kanun Maddeleri: TTK’nın 1403/2, HMK'nın 353/1.b.2 ve 370/1, 372.
11. Hukuk Dairesi         2018/1055 E.  ,  2019/2463 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada ... 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14/02/2017 tarih ve 2015/741 Esas - 2017/114 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince verilen 14/12/2017 tarih ve 2017/530-2017/876 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, taraflar arasında ticari alacak sigorta poliçesi akdedildiğini, davalının bu poliçeyle müvekkilinin ödenmeyen alacaklarını garanti altına aldığını, poliçeye konu riziko gerçekleşmesine rağmen davalının ödeme yapmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL alacağın temerrüt tarihi olan 17.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında akdedilmiş bir sigorta poliçesi bulunmadığını, davaya konu poliçe sigortacısının dava dışı Ak Sigorta A.Ş olduğunu, müvekkilinin sigortacı şirketin reasürörü olduğunu, TTK’nın 1403/2 maddesi uyarınca sigorta ettirenin reasüröre doğrudan başvuru hakkı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davaya konu sigorta poliçesinde sigortacı şirket olarak dava dışı Ak Sigorta A.Ş.’nin gözüktüğü, davacı yanca, taraflar arasında akdedilen ve davalının davacının alacaklarını garanti altına aldığını gösteren bir sözleşme ve sair evrak sunulmadığı, davalı şirketin ise, kendisi ile davacı arasında sözleşme bulunmadığını, kendisinin asıl sigortacının sigortacısı olduğunu beyan ettiği, 6102 sayılı Yasanın 1403. maddesi gereğince, davacının reasürür olan davalı şirkete doğrudan başvuru hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davalının sigorta sözleşmesinin tarafı olmadığı, sigortacının dava dışı Ak Sigorta A.Ş. olduğu, davacının reasüröre doğrudan başvuru hakkı bulunmadığı, bu durumda davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiği, davacı yanın istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, ancak, ilk derece mahkemesinin, pasif dava ehliyetini dava şartı gibi değerlendirerek, davayı usulden reddetmesi kanuna aykırı olduğu, bu hususun HMK’nın 355. maddesi uyarınca re"sen değerlendirilmesi gerektiğinden, HMK 353/1.b.2. maddesi uyarınca, istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, HMK 355 ve 353/1.b.2.maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının düzeltilerek esas hakkında yeniden karar verilmesi suretiyle, davalının pasif dava ehliyeti (davalı sıfatı) bulunmadığından, davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01/04/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi