5. Ceza Dairesi 2014/9293 E. , 2015/1419 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 5 - 2014/204627
MAHKEMESİ : Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2013
NUMARASI : 2008/239 Esas, 2013/485 Karar
SUÇ : Nitelikli zimmet, resmi belgede sahtecilik
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Haklarında tayin olunan cezaların miktarına göre sanıklar A.. E.., H.. A.. ve Ş.. B.. müdafiilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
H.Bankası Çorlu Şubesi tarafından fatura karşılığı sanık Ş.. B.."ya ödendikten sonra belediye başkan yardımcısı olan sanık H.. A.. tarafından mal edinildiği anlaşılan paraların banka tarafından Hüseyin"in para karşılığı alınacak eşyaların belediye işlerinde kullanılacağına ilişkin taahhüdüne istinaden belediye tüzel kişiliğine bağışlanması nedeniyle sanığın bu para üzerinde görevinden kaynaklanan koruma ve gözetim yükümlülüğünün bulunması ve zimmet suçunun unsurlarının oluşması karşısında tebliğnamedeki 2/1 nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre nitelikli zimmet suçu yönünden sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Tüm sanıklar hakkında sahtecilik suçundan cezalandırılmaları talebiyle görülen ve birleştirilen 2010/244 Esas sayılı dosyaya dayanak oluşturan 08/06/2010 tarihli iddianamede anlatılan eylemler yönünden CMK"nın 147 ve devamı maddelerine uygun olarak yöntemince sorguları yapılıp savunmaları tespit edilmeden hüküm kurulması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması,
Dosya kapsamına göre, Çorlu Belediyesinde görev yapan sanıklar Altan, Tamer, Murat ve Hüseyin tarafından mobilya işleriyle iştigal eden R. Ltd. Şirketinin yetkilisi sanık Şaban"a muhtelif tarihlerde bedeli bilahare belediye bütçesinden ödenmek üzere çok sayıda iş siparişi verilip yaptırıldığı, belediyenin farklı birimleri için yaptırılan işler yanında belediyeyle ilgisi bulunmayan ve üçüncü kişilere menfaat sağlamaya yönelik işlerin de söz konusu olduğu, ihale mevzuatına uyulmaksızın yaptırılan bu işlerin bedelinin ödenmesi amacıyla üç adet gerçeğe aykırı doğrudan temin dosyası oluşturularak 74 adet piknik masası, 270 metreküp koyun gübresi ve 26 metreküp kereste alınmış gibi toplam 32.390 TL"nin belediye bütçesinden Ş.. B.."ya ödendiği, sanık Şaban"ın oluşa uygun olarak hükme esas alınan anlatımları dikkate alındığında bu ödemelerin tamamının üçüncü kişiler lehine işler için yapıldığının şüpheli kaldığı, ceza yargılamasına hakim olan evrensel nitelikli “şüphenin sanık lehine yorumlanması” ilkesi de nazara alındığında zimmete geçirildiği belirtilen miktarın belediye bütçesinden ödenen 32.390 TL"den sanık Şaban"ın ayrıntılı anlatımına göre belediye için yapılan işlerin toplam bedeli olarak hesaplanan 26.497 TL"nin çıkarılması suretiyle kalan 5.893 TL olarak kabul edilmesi gerektiği, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında bu olaylardan önce ayrıca Halk Bankasından belediyeye bağışlanan paraları zimmetine geçirdiği anlaşılan H.. A.. dışındaki sanıklar bakımından 5.893 TL"nin suç tarihi itibariyle paranın satın alma gücü nazara alındığında az miktarda kabul edilmesi ve TCK"nın 249/1. maddesinin uygulanmasının gerektiği, keza üç ayrı dosya ile yapılan her bir ödemenin yukarıda belirtilen 5.893 TL"den fazla olması nedeniyle suçun tek bir ödeme ile işlendiğinin kabulünde zorunluluk bulunması karşısında yine sanık H.. A.. dışındaki sanıklar yönünden aynı Kanunun 43/1. maddesinin uygulama şartlarının oluşmadığı gözetilmeden, doğrudan temin dosyaları ile ödenen paraların tamamının üçüncü kişiler lehine yaptırılan işler için olduğu kabulüyle yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurularak fazla cezalar tayin edilmesi,
Yine yukarıda belirtildiği üzere bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik tarihlerde zimmet suçunu işlediği anlaşılmasına rağmen suç kastının nasıl yenilendiği ve eylemlerin neden bağımsız suç teşkil ettiği gerekçeleriyle karar yerinde gösterilmeden sanık H.. A.. hakkında zincirleme nitelikli zimmet suçundan iki ayrı mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de,
Sanık Ş.. B.."nın müracaatı ve şikayeti üzerine diğer sanıklar hakkında soruşturma başlatıldığının anlaşılması karşısında bu sanık hakkında TCK"nın 38/3. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin karar yerinde tartışılmaması,
Sanık Ş.. B.. hakkında zimmet suçundan kurulan hükümde TCK"nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılırken 3 yıl 20 ay 7 gün hapis cezası yerine 4 yıl 8 ay 7 gün şeklinde ceza tayini,
Sanıklar A.. E.. ve H.. A.. hakkında nitelikli zimmet suçundan kurulan hükümlerde TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca arttırım yapılırken 8 yıl 16 ay 15 gün hapis cezaları yerine 9 yıl 4 ay 15 gün şeklinde fazla, yine sanıklar T.. T.. ve M.. P.. hakkında ise zincirleme nitelikli zimmet suçundan kurulan hükümlerde sonuç olarak 7 yıl 9 ay 22 gün hapis cezaları yerine 7 yıl 9 ay 21 gün şeklinde eksik cezalara hükmolunması,
Kamu görevlisi olan sanıkların sadece TCK"nın 53/1-a maddesinde sayılan hak ve yetkileri kötüye kullanarak zimmet suçunu işledikleri kabul edilmesine rağmen aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca sadece bu bendi kapsayacak şekilde hak yoksunluğuna hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafiileri ile sanıklar Tamer ve Murat"ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sahtecilik suçları bakımından esası incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanıklar A.. E.. ve H.. A.."ın henüz yakalanmamış olmaları, bozmanın mahiyeti, bu aşamada bir hak kaybının söz konusu olmaması ve bozma sonrası yargılama sırasında durumlarının mahkemece değerlendirilecek olması karşısında müdafiilerinin yakalama emirlerinin kaldırılması yönündeki taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE, 20/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.