Esas No: 2018/2172
Karar No: 2021/2987
Karar Tarihi: 09.06.2021
Danıştay 8. Daire 2018/2172 Esas 2021/2987 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2172
Karar No : 2021/2987
DAVACI : …' a Velayeten Kanuni Temsilcisi Anne…
DAVALI : … Bakanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
14/02/2018 tarih ve 30332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile değişik; daha önce 07/09/2013 tarih ve 28758 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olan Yönetmeliğin;
1-“Öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu” başlıklı 23. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinde yer alan: “Yurtdışından gelen ve denkliği yapılan Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin ortaöğretim kayıt alanı içinde tercihe bağlı olarak öğrenci alan okullara kontenjanları da dikkate alarak dengeli bir şekilde yerleştirme ve nakil işlemlerini yürütür.” düzenlemesinin; 2-“Yurtdışından gelen Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin kayıt ve nakilleri” başlıklı 27. maddesinin 2. fıkrasında yer alan; “Yurtdışında 8 inci sınıfı bitiren öğrenciler ile ortaöğretim kurumlarında asgari bir eğitim ve öğretim yılı öğrenim gören öğrencilerin kayıt ve nakilleri; denklik belgelerine göre program uyumu dikkate alınarak ortaöğretim kayıt alanı içinde tercihe bağlı olarak öğrenci alan okullara dengeli bir şekilde yerleştirme ve nakil işlemleri, öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu tarafından yapılır. Bu öğrencilerin nakli yapılan okuldan bir başka okula naklinde de bu fıkra hükümleri uygulanır.” düzenlemesinin;
3-“Geçici 9. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ” Bu Yönetmelikte yer alan yerleştirme, nakil ve geçişlere ilişkin hükümler, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılından itibaren ortaokul ile imam hatip ortaokullarının 8 inci sınıfını tamamlayıp ortaöğretim kurumlarına yerleşen öğrencileri kapsar.” düzenlemesinin iptali istemidir.
DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından, kanuni temsilcisi olduğu çocuğunun 14/09/2017 tarihinde 1 yıl süreyle Avusturya ya taşındığı ve 8. sınıf eğitimini burada tamamladığı, çocuğunun taşındığı dönemde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine göre 2018-2019 eğitim öğretim döneminde merkezi sınavla öğrenci alan bir okula gidebileceği beklentilerinin Yönetmelik değişikliğiyle ellerinden alındığı, geçici 9. madde de yeni sisteme adaptosyon açısından geçiş dönemi öngörülmemesinin hukuk devleti ilkesi ve hakkaniyeti aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI :
Dava konusu değişiklik öncesinde, temel eğitimden ortaöğretime geçiş uygulamasına göre tüm ortaöğretim kurumlarına ortaokul 8. sınıfın her iki döneminde merkezi olarak yapılan ve aynı zamanda okuldaki dönem ve yılsonu puanlarının belirlenmesinde de kullanılan ortak sınavlar sonucunda belirlenen ortaöğretim kurumlarına yerleştirmeye esas puanla öğrenci alınmakta olduğu, öğrencilerin sürekli sınav stresi yaşamamaları, ailelerin maddi imkanlarını zorlayarak öğrencilerini sınava hazırlamak için farklı arayışlara girmeleri, ikamet ettikleri bölgeye yakın okullara puanları yetmediği için uzak yerlerdeki okullara yerleştirilen öğrencilerin velilerinin servis ücreti ödemek zorunda kalmamaları ve öğrencilerin sınavsız olarak ikamet adresine dayalı yerel yerleştirme ile öğrenci alan okullara gidebilmelerine imkan sağlamak amacıyla temel eğitimden ortaöğretime geçiş ve yerleştirmeye ilişkin uygulamada 2018-2019 eğitim öğretim döneminde değişikliğe gidildiği, bu düzenleme ile fen lisesi, sosyal bilimler lisesi ve özel program ve proje uygulayan okullar ile mesleki ve teknik Anadolu liselerinin Anadolu teknik programlarına merkezi sınav sonuçlarına göre öğrenci alınmasının öngörüldüğü, söz konusu düzenleme kapsamında, yurt dışında öğrenim gören öğrencilere de yurda dönüşlerinde sorun yaşamamaları için sınavla öğrenci alacak okullara geçiş yapabilme imkan sağlamak üzere, merkezi sınava girme hakkı tanındığı ve bu sınav puanıyla sınavla öğrenci alan okullara girebilme imkanı sunulduğu, yurt dışında öğrenim görüp denklik verilen ancak merkezi olarak yapılan sınava girmeyen öğrencilere, merkezi sınav ile öğrenci alan okullara doğrudan geçiş ve yerleştirme hakkı verilmesinin ise Türkiye' de eğitim gören öğrencilere açıkça haksızlık yapılmasına neden olacağı, dava konusu düzenlemelerin hukuka uygun olduğu ve davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, 14/02/2018 tarih ve 30332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile değiştirilen; 07/09/2013 tarih ve 28758 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olan Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin; 23. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin, 27. maddesinin 2. fıkrasının ve Geçici 9. maddesinin 1. fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Yönetmelikler" başlıklı 124. maddesinde; Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilecekleri ve hangi yönetmeliklerin Resmî Gazetede yayımlanacağının kanunda belirtileceği kurala bağlanmıştır.
Anayasa'nın "Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi" başlıklı 42. maddesi uyarınca öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir.
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun 5. maddesinde, milli eğitim hizmetinin, Türk vatandaşlarının istek ve kabiliyetleri ile Türk toplumunun ihtiyaçlarına göre düzenleneceği belirtilmiş; ''Yönelme'' başlıklı 6. maddesinde, fertlerin, eğitimleri süresince, ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli programlara veya okullara yöneltilerek yetiştirilecekleri öngörülmüştür.
Yine aynı Kanun'un, "Ortaöğretimden yararlanma hakkı" başlıklı 27. maddesinde, İlköğretimini tamamlayan ve ortaöğretime girmeye hak kazanmış olan her öğrencinin, ortaöğretime devam etmek ve ortaöğretim imkanlarından ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde yararlanmak hakkına sahip olduğu; "Amaç ve görevler" başlıklı 28. maddesinde, ortaöğretimin amaç ve görevlerinin, Milli Eğitimin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak, bütün öğrencilere ortaöğretim seviyesinde asgari ortak bir genel kültür vermek suretiyle onlara kişi ve toplum sorunlarını tanımak, çözüm yolları aramak ve yurdun iktisadi sosyal ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunmak bilincini ve gücünü kazandırmak, öğrencileri, çeşitli program ve okullarla ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda yüksek öğretime veya hem mesleğe hem de yüksek öğretime veya hayata ve iş alanlarına hazırlamak olduğu, bu görevler yerine getirilirken öğrencilerin istekleri ve kabiliyetleri ile toplum ihtiyaçları arasında denge sağlanacağı belirtilmiştir.
14/02/2018 tarih ve 30332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin; 'Öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu' başlıklı 23. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinde: “Yurtdışından gelen ve denkliği yapılan Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin ortaöğretim kayıt alanı içinde tercihe bağlı olarak öğrenci alan okullara kontenjanları da dikkate alarak dengeli bir şekilde yerleştirme ve nakil işlemlerini yürütür.” kuralı yer almakta; “Yurtdışından gelen Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin kayıt ve nakilleri” başlıklı 27. Maddesinin 2. fıkrasında da; “Yurtdışında 8 inci sınıfı bitiren öğrenciler ile ortaöğretim kurumlarında asgari bir eğitim ve öğretim yılı öğrenim gören öğrencilerin kayıt ve nakilleri; denklik belgelerine göre program uyumu dikkate alınarak ortaöğretim kayıt alanı içinde tercihe bağlı olarak öğrenci alan okullara dengeli bir şekilde yerleştirme ve nakil işlemleri, öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu tarafından yapılır. Bu öğrencilerin nakli yapılan okuldan bir başka okula naklinde de bu fıkra hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmekte “Geçici 9. maddesinin 1. fıkrasında ise ” Bu Yönetmelikte yer alan yerleştirme, nakil ve geçişlere ilişkin hükümler, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılından itibaren ortaokul ile imam hatip ortaokullarının 8 inci sınıfını tamamlayıp ortaöğretim kurumlarına yerleşen öğrencileri kapsar.” düzenlemesi yer almaktadır.
Dava konusu Yönetmelik değişikliği ile yurt dışında öğrenim gören öğrencilerin yurda dönüşlerinde sınavla öğrenci alacak okullara yerleşebilmeleri için merkezi sınava girme zorunluluğu getirilmiş ve aldıkları puana göre de bu okullara kayıt olabilme hakkı verilmiştir.
Başka bir anlatımla, yurt dışında öğrenim görmeleri nedeniyle merkezi sınavla öğrenci alan okullara doğrudan geçiş sona erdirilerek yerleşme işlemlerinde sınav şartı aranmakla ortaöğretim kurumlarında yarışma esasına dayanan yerleştirme usulleri ile sağlanmak istenen homojen yapının korunmak istenildiği, ayrıca yurt içinde öğrenim gören öğrenciler aleyhine oluşan durumun da sona erdirilmesinin amaç edinildiği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda iptal istemine konu Yönetmelik maddelerinde kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davacının iptali istenilen düzenlemeler ile haklı beklentinin ihlal edildiği iddiasına gelince: Temelde asli bir yetkiye dayanılarak yürürlüğe konulan yasa ile bağlı bir yetkiyle çıkarılan tüzük, yönetmelik, kararname gibi yürütmenin genel düzenleyici işlemlerini içeren kural işlemler, nesnel ve genel hukuksal durumlar yaratırken düzenledikleri konularda statü oluştururlar. Kişilerin bu statülere alınmaları özel ve kişisel bir işlemle olanaklıdır. Nesnel ve genel hukuksal durumun bu şart işlemle özel hukuksal duruma dönüşmesi kazanılmış hak yönünden yeterli değildir. Kural işlemler her zaman değiştirilebilir ya da yargı organları tarafından Anayasa’ya veya yasaya aykırı görülerek iptal edilebilir. Kural işlemin değişmesi ya da ortadan kaldırılması, ona bağlı kişi ile ilgili şart işlemi de etkiler. Bu durumda ilerisi için kazanılmış haktan söz edilemez. Ancak kişi, yeni kural tasarrufa göre oluşan statüde yerini alır. Bir başka anlatımla, bir statüye bağlı olarak ileriye dönük, beklenen haklar bu kapsamda değildir. Bu bağlamda Davacının, haklı beklentinin ihlal edildiği yolundaki iddiası yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu düzenlemeler hukuka uygun bulunduğundan davanın reddi gerektiği, düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 09/06/2021 tarihinde, davacının ve davalı idare vekilinin gelmediği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava konusu Yönetmelik 5/1/1961 tarihli ve 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu, 14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu, 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun, 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 25/4/2006 tarihli ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu, 30/5/1997 tarihli ve 573 sayılı Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 10/7/2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 301 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Dava, davacının kanuni temsilcisi olduğu çocuğunun 14/09/2017 tarihinde 1 yıl süreyle Avusturya ya taşındığı ve 8. sınıf eğitimini burada tamamladığı, çocuğunun taşındığı dönemde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine göre 2018-2019 eğitim öğretim döneminde merkezi sınavla öğrenci alan bir okula gidebileceği beklentilerinin sona erdirdiğini ileri sürdüğü Yönetmelik değişikliğine dair bazı maddelerin iptali istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Yönetmelikler" başlıklı 124. maddesinde; Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilecekleri ve hangi yönetmeliklerin Resmî Gazetede yayımlanacağının kanunda belirtileceği kurala bağlanmıştır.
Anayasa'nın "Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi" başlıklı 42. maddesinde de; " Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir. Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. Eğitim ve öğretim hürriyeti, Anayasaya sadakat borcunu ortadan kaldırmaz. İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır. Özel ilk ve orta dereceli okulların bağlı olduğu esaslar, Devlet okulları ile erişilmek istenen seviyeye uygun olarak, kanunla düzenlenir." hükümlerine yer verilmiştir.
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun "Genellik ve eşitlik" başlıklı 4. maddesinde; eğitim kurumlarının dil, ırk, cinsiyet, engellilik ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açık olduğu, eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamayacağı hükmü yer almış, aynı Kanunun "Fırsat ve imkan eşitliği" başlıklı 8. maddesinde ise; eğitimde kadın, erkek herkese fırsat ve imkan eşitliği sağlanacağı kurala bağlanmıştır.
Yine aynı Kanun'un ortaöğretim kurumlarının düzenlendiği "Kapsam" başlıklı 26. maddesinde ortaöğretimin; ilköğretime dayalı dört yıllık zorunlu örgün veya yaygın öğrenim veren genel, mesleki ve teknik öğretim kurumları ile mesleki eğitim merkezlerinin tümünü kapsadığı, bu okul ve kurumları bitirenlere, bitirdikleri programın özelliğine göre diploma verileceği, ancak mesleki eğitim merkezi öğrencilerinin diploma alabilmeleri için Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen fark derslerini tamamlamasının zorunlu olduğu; "Ortaöğretimden yararlanma hakkı" başlıklı 27. maddesinde, İlköğretimini tamamlayan ve ortaöğretime girmeye hak kazanmış olan her öğrencinin, ortaöğretime devam etmek ve ortaöğretim imkanlarından ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde yararlanmak hakkına sahip olduğu; "Amaç ve görevler" başlıklı 28. maddesinde, ortaöğretimin amaç ve görevlerinin, Milli Eğitimin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak, bütün öğrencilere ortaöğretim seviyesinde asgari ortak bir genel kültür vermek suretiyle onlara kişi ve toplum sorunlarını tanımak, çözüm yolları aramak ve yurdun iktisadi sosyal ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunmak bilincini ve gücünü kazandırmak, öğrencileri, çeşitli program ve okullarla ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda yüksek öğretime veya hem mesleğe hem de yüksek öğretime veya hayata ve iş alanlarına hazırlamak olduğu, bu görevler yerine getirilirken öğrencilerin istekleri ve kabiliyetleri ile toplum ihtiyaçları arasında denge sağlanacağı belirtilmiştir.
14/02/2018 tarih ve 30332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin; 'Öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu' başlıklı 23. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinde: “Yurtdışından gelen ve denkliği yapılan Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin ortaöğretim kayıt alanı içinde tercihe bağlı olarak öğrenci alan okullara kontenjanları da dikkate alarak dengeli bir şekilde yerleştirme ve nakil işlemlerini yürütür.” kuralı yer almakta; “Yurtdışından gelen Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin kayıt ve nakilleri” başlıklı 27. maddesinin 2. fıkrasında da; “Yurtdışında 8 inci sınıfı bitiren öğrenciler ile ortaöğretim kurumlarında asgari bir eğitim ve öğretim yılı öğrenim gören öğrencilerin kayıt ve nakilleri; denklik belgelerine göre program uyumu dikkate alınarak ortaöğretim kayıt alanı içinde tercihe bağlı olarak öğrenci alan okullara dengeli bir şekilde yerleştirme ve nakil işlemleri, öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu tarafından yapılır. Bu öğrencilerin nakli yapılan okuldan bir başka okula naklinde de bu fıkra hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmekte “Geçici 9. maddesinin 1. fıkrasında ise ” Bu Yönetmelikte yer alan yerleştirme, nakil ve geçişlere ilişkin hükümler, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılından itibaren ortaokul ile imam hatip ortaokullarının 8 inci sınıfını tamamlayıp ortaöğretim kurumlarına yerleşen öğrencileri kapsar.” düzenlemesi yer almaktadır.
11/04/2018 tarihinde yayımlanan Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin
Merkezi Sınav Başvuru Ve Uygulama Kılavuzunun; Yurt dışında e-Okul Sisteminde Kayıtlı Olmayan Okullarda Öğrenim Gören Öğrencilerin Başvuru Şartlarını düzenleyen bölümünde; " Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği/ Konsoloslukları aracılığıyla, 5/3/2004 tarihli ve 25393 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Millî Eğitim Bakanlığı Denklik Yönetmeliği” esas alınarak öğrenim belgesi kontrol edilen öğrencilerden, Türkiye’deki 8’inci sınıf seviyesine denk sınıfta öğrenim görüyor olmak." düzenlemesine yine aynı öğrencilere yönelik başvuru işlemleri bölümünde; "Yurt dışında e-Okul Sistemi’ne kayıtlı olmayan okullarda öğrenim gören öğrenciler, Millî Eğitim Bakanlığı Denklik Yönetmeliği dikkate alınarak denklikleri yapıldıktan sonra başvurularını Türkiye
Cumhuriyeti Büyükelçilikleri/Konsoloslukları üzerinden yapacaklardır. Yurt dışında Bakanlığımıza bağlı olmayan okullardan sınava girmek isteyen öğrenciler bu kılavuzda yer alan “EK 1–Yurt Dışında E-Okul Sistemi’ne Kayıtlı Olmayan Öğrenciler İçin Merkezî Sınav Başvuru Formu”nu eksiksiz ve doğru bilgilerle dolduracak ve yurt dışında bulunan Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçilik veya Konsolosluk yetkililerine onaylatacaklardır. Yurt dışında öğrenim görüp e-Okul Sistemi’ne kayıtlı olmayan öğrencilere ait belgeler Büyükelçilik /Konsolosluklarca … adresine başvuru süresinde gönderilecektir. Ayrıca e-posta yolu ile gönderilen belgelerin asılları da Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü … Mahallesi, … Sokak No: … … adresine en geç 27 Nisan 2018 tarihinde ulaşacak şekilde gönderilecektir." düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME
Dava konusu Yönetmelik değişiklikleri ile yurt dışında öğrenim gören öğrencilerin yurda dönüşlerinde sınavla öğrenci alacak okullara yerleşebilmeleri için merkezi sınava girme zorunluluğu getirilmiş ve aldıkları puana göre de bu okullara kayıt olabilme hakkı verilmiştir.
Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devletinin, eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adil bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlet olduğu, hukuk devleti ilkesinin vazgeçilmez unsurlarından birisinin kanunların hukuk güvenliğini sağlaması, bu doğrultuda geleceğe yönelik, öngörülebilir kurallar içermesi gerekliliği olduğu, bu nedenle, hukuk devletinde güven ve istikrarın korunabilmesi için kural olarak kanunların, yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulandıkları, kanunların geriye yürümezliği ilkesi uyarınca, kanunların kamu yararı ve kamu düzeninin gereği, kazanılmış hakların korunması, mali haklarda iyileştirme gibi kimi ayrıksı durumlar dışında ilke olarak yürürlük tarihlerinden sonraki olay, işlem ve eylemlere uygulanmak üzere çıkarıldığı, yürürlüğe giren kanunların geçmişe ve kesin nitelik kazanmış hukuksal durumlara etkili olmaması hukukun genel ilkelerindendir.
Kazanılmış haklara saygının, hukuk güvenliği ilkesinin bir sonucu olup hukukun genel ilkelerinden birini oluşturduğu, kazanılmış hakkın, özel hukuk ve kamu hukuku alanlarında genel olarak, bir hak sağlamaya elverişli nesnel yasa kurallarının bireylere uygulanması ile onlar için doğan öznel hakkın korunması olduğu, kazanılmış bir haktan söz edilebilmesi için bu hakkın, yeni kanundan önce yürürlükte olan kurallara göre bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş olması gerektiği, kazanılmış hakkın, kişinin bulunduğu statüden doğan, kendisi yönünden kesinleşmiş ve kişisel niteliğe dönüşmüş hak olduğu, kural olarak, kişisel hak haline dönüşmemiş, belli koşulların gerçekleşmesine bağlı olarak ileride elde edilmesi olası beklenen hakların, kazanılmış hak olarak korunmayacağı, diğer taraftan; kanunlara güvenerek hayatını yönlendiren, hukuki iş ve işlemlere girişen bireyin bu kanunların uygulanmasına devam edileceği yolunda oluşan beklentisinin mümkün olduğunca korunmasının hukuki güvenlik ilkesinin bir gereği olduğu açıktır.
Ancak güvenin korunmasının, mevcut bir hukuki durumun dokunulmazlığı anlamında değerlendirilmemesi gerektiği, hukuki güvenliğin mevcut bir hukuki durum için dokunulmazlık şeklinde algılanmasının dinamik toplum yapısının kurallarla statik, durağan hâle getirilmesi sonucunu doğuracağı, bunun da toplumun çağın gerisinde kalmasına neden olabileceği, bu nedenle kanun koyucunun, Anayasa’da öngörülen kurallar çerçevesinde kamu yararı amacıyla bazı değişiklikler yapabileceği ve bu değişikliklerin kişilerin beklentilerini etkileyebileceğinde kuşku bulunmamaktadır.
Bir beklentinin hukuken koruma görebilmesinin ön koşullarından birinin beklentinin haklı (meşru) beklenti seviyesine ulaşması olduğu, haklı beklentinin, bireyin kendisine güvenerek hareket ettiği lehine olan bir mevzuatta öngörülemez bir değişiklik yapılması ve bu öngörülemez değişikliğin herkes yönünden objektif olarak beklenebilecek bir beklentiyi sonuçsuz bırakması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gündeme geldiği, ancak bir beklentinin hukuken korunabilmesi için bu koşulların gerçekleşmesinin yeterli olmayıp bu beklentinin korunmasına engel teşkil eden bir kamu yararının da bulunmaması gerekmektedir.
Dava konusu düzenlemelerin amacının ortaöğretim kurumlarında yarışma esasına dayanan yerleştirme usulleri ile sağlanmak istenen homojen yapının oluşturulması ve korunmasına yönelik olduğu, ayrıca 8. Sınıf eğitimini yurtdışında tamamlayan öğrencilerin de herhangi bir hak kaybına uğramamaları için 11/04/2018 tarihinde yayımlanan Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav Başvuru Ve Uygulama Kılavuzuyla sınav hakkı verildiği ve bu öğrencilerin diğer öğrenciler ile eşit şartta girdikleri sınav sonucunda istedikleri ortaöğretim kurumuna gidebileceklerine yönelik düzenlemenin bulunduğu görüldüğünden, dava konusu Yönetmelik değişikliklerinde üst hukuk normlarına kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı bir durum bulunmadığından düzenlemelerde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
5. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 09/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.