Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/3849
Karar No: 2021/3016
Karar Tarihi: 09.06.2021

Danıştay 8. Daire 2018/3849 Esas 2021/3016 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/3849
Karar No : 2021/3016


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …


KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …


İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih E:…, K:… sayılı kısmen iptal kısmen ret kararının iptale ilişkin kısmı yönünden istinaf incelemesini yapan … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı istinaf başvurusunun reddine ilişkin karara karşı temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından İstanbul İli, Eyüp İlçesi, … Mah. …, … ve … sayılı parsellerin 6292 sayılı Yasa kapsamında doğrudan kendisine satışının yapılmasına ilişkin başvurusunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; İstanbul İli, Eyüp İlçesi, … Mah. … parsel sayılı taşınmaz yönünden; … Asliye Hukuk Mahkemesi E:…, K:… karar sayılı dosyasında Hazine adına tespiti ve tapuya kayıt ve tesciline, kadastro tutanağında yazılı bulunan … ve … işgalindedir'' şerhinin iptali ile taşınmazın …'ün işgalindedir şerhinin yazılmasına karar verildiği, … tarafından … tarih ve … sayılı dilekçe ile satış başvurusu yapıldığı, hak sahibi olarak belirlenen …'ün vefatı sonrasında mirasçıları tarafından muvafakatname ile 3. kişilere devredildiği, 3.kişiler tarafından satışa dair yapılan başvuru neticesinde taşınmazın hak sahibine satıldığı ve tapuda tescil işleminin yapıldığı görülmekle mevzuat gereği 31.12.2011 tarihinden önce güncelleme listesi, kadastro tutanağı veya mahkeme kararı gereği oluşturulan tapu kütüğü beyanlar hanesine göre hak sahibi olmadığı anlaşılan davacının 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına doğrudan satılması istemiyle yaptığı başvurunun, "6292 sayılı Kanun kapsamında hak sahibine satıldığı'' gerekçesiyle reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, İstanbul İli, Eyüp İlçesi, … Mah. … parsel sayılı taşınmaz yönünden; ... Asliye Hukuk Mahkemesi E:…, K:… karar sayılı dosyasında taşınmazın taşınmaz senedin düzenlendiği 09/12/1974 tarihinde boş olduğu, otlak olarak kullanıldığı, taşınmazın ekonomik amacına uygun ve iktisap sağlayıcı nitelikte bir zilyetlik söz konusu olmadığı, taşınmazın halen de kısmen hayvan otlatılan yer olarak kullanıldığı, üzerinde yabani otlar bulunduğunun anlaşıldığı, … adına olan kadastro tespitinin iptaline ve hazine adına tesciline karar verildiği, davacının kullanıcısı olduğu yolunda tapu kaydının beyanlar hanesinde şerh olmadığı, … Tapu Müdürlüğünün … tarih ve … yevmiye numarası ile Hazine adına tescil edildiği, İstanbul Orman İşletme Müdürlüğü tarafından düzenlenen 23.09.2010 tarihli inceleme tutanağı sonucu söz konusu taşınmazın 2/B alanı içerisinde kalmadığı, orman tahdit hattı dışında orman sayılmayan alanda kaldığı, taşınmazın Özelleştirme İdaresi Başkanlığına devredildiği sonrasında söz konusu taşınmazın 3.kişilere satıldığı ve tapuda tescil işleminin yapıldığı görülmekle, taşınmazın 2/B alanı içerisinde kalmadığı, orman tahdit hattı dışında orman sayılmayan alanda kaldığı anlaşıldığından davacının 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına doğrudan satılması istemiyle yaptığı başvurunun "6292 sayılı Kanun kapsamında 2/B alanı içerisinde kalmadığı, orman tahdit hattı dışında orman sayılmayan alanda kaldığı belirtilmesi üzerine taşınmazın Özelleştirme İdaresi Başkanlığına devredildiği sonrasında söz konusu taşınmazın 3.kişilere satıldığı'' gerekçesiyle reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, İstanbul İli, Eyüp İlçesi, … Mah. … parsel sayılı taşınmaz yönünden; ... Asliye Hukuk Mahkemesi E:…, K:… karar sayılı dosyasında; taşınmazın 1939 yılında 3116 sayılı Yasa uyarınca yapılan orman tahdidinde orman sınırları içerisinde kaldığı, devlet ormanı niteliği taşıdığı ve 6831 sayılı Yasa'nın 2896 sayılı Yasa ile değiştiği 2/B maddesi uygulamasında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, yapılan işlemlerin yasa ve yönetmeliklere uygun olduğu, …'a bu yerin dedesinden kaldığı, … tarafından ekilip biçildiği, … parselin Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, beyanlar hanesine davacının şagil olduğu yazılmasına karar verildiği görülmekle, mevzuat gereği 31.12.2011 tarihinden önce güncelleme listesi, kadastro tutanağı veya mahkeme kararı gereği oluşturulan tapu kütüğü beyanlar hanesine göre hak sahibi olduğu anlaşılan davacının 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına doğrudan satılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davalı idare tarafından söz konusu Mahkeme kararının iptale yönelik kısmına karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine … Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; davalı idarenin istemi dikkate alınarak istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, … Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen tapu kaydında düzeltim davasında mahkemenin … tarih ve E:… K:… sayılı kararında davacının 23/02/2001 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satın alma başvurusunda bulunan kişiye zilyetliği devrettiğinden tapunun beyanlar hanesinde yanlışlık bulunmadığından davanın reddine karar verildiği, davacının hak sahibi olarak gözükmediği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.


DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY : 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Dışına Çıkarılan Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun'un yürürlüğe girmesi üzerine davacının, Kadastro Kanunu'nun geçici 4. maddesi uyarınca İstanbul İli, Eyüp İlçesi, … Mah. …,… ve … sayılı parsellerin 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Dışına Çıkarılan Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına doğrudan satılması talebiyle 11.03.2013 tarihinde başvuruda bulunduğu, bu başvurunun … tarih ve … sayılı işlem ile "Eyüp İlçesi, … Mah. … parsel nolu taşınmazın revizyon görerek … ada …. parsele dönüştüğü, 2/B kapsamında taşınmaz olduğu, ancak davacının 6292 sayılı Kanuna göre hak sahipliğine rastlanılmadığı, Eyüp İlçesi, … Mah. … parsel nolu taşınmazın 2/B kapsamında taşınmaz olduğu, 6292 sayılı Kanuna göre hak sahibine satıldığı, Eyüp İlçesi, … Mah. … parsel nolu taşınmazın Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca satılarak Hazinenin uhdesinden çıktığı'' gerekçesiyle başvurunun reddedilmesi üzerine bakılmakta olan dava açılmıştır.


İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa'nın 169. maddesinde, "Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir.
Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez. Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasi propaganda yapılamaz; münhasıran orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Ormanları yakmak, ormanı yok etmek veya daraltmak amacıyla işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına alınamaz.
Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler ile 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında, orman sınırlarında daraltma yapılamaz." hükmü yer almaktadır.
6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun "Hak sahibi, başvuru ve doğrudan satış" başlıklı 6. maddesinde "2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi sayılır.
(2) 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenecek güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilecek kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler de hak sahibi sayılır.
(3) Hak sahiplerinden birinci fıkra kapsamında olanlar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, ikinci fıkra kapsamında olanlar ise, güncelleme listelerinin tescil edildiği veya kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren sekiz ay içinde idareye başvurarak, bu taşınmazların bedeli karşılığında kendilerine doğrudan satılmasını isteyebilirler.
(4) (Değişik: 30/1/2013-6412/1) Hak sahiplerine doğrudan satılacak olan taşınmazların satış bedeli; dört yüz metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde ellisi, fazlası için rayiç bedelin yüzde yetmişi üzerinden hesaplanır. Birden fazla taşınmazda hak sahibi olunması hâlinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, hak sahibinin tercih edeceği sadece bir taşınmaz için uygulanır. Bir taşınmazdaki hak sahipliğinin devredilmesi hâlinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, taşınmazın sadece dört yüz metre karesi için ve hak sahiplerinin hisselerine oranlanarak uygulanır. (Ek cümle: 6/3/2013-6444/1) Ancak, tamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan ve üzerinde tarımsal amaçlı yapılar (mandıra, sera, ağıl, kümes vb.) ile sürekli ikamet amacıyla kullanılan konut hariç yapı bulunmayan yerler için satış bedeli, rayiç bedelin yüzde ellisi üzerinden hesaplanır, bu şekilde satılan taşınmazların sonradan farklı amaçla kullanılması hâlinde, taşınmazın satış tarihi itibarıyla rayiç bedelinin yüzde yetmişi üzerinden hesaplanacak bedel esas alınarak aradaki fark kanuni faiziyle birlikte ecrimisilin tarh, tahakkuk ve tahsiline ilişkin hükümler uyarınca kayıt malikinden tahsil edilir.
(5) Başvuru sahiplerinden satış bedellerine mahsup edilmek üzere; belediye ve mücavir alan sınırları içinde olan yerler için iki bin Türk Lirası, dışında olan yerler için bin Türk Lirası başvuru bedeli alınarak ilgilileri adına emanet hesabına kaydedilir. (Ek cümle: 30/1/2013-6412/1) Daha önce başvuru bedeli yatırmadan yapılan başvurular ile bundan sonra yapılacak başvurular başvuru bedeli alınmaksızın geçerli kabul edilir.
(6) Hak sahiplerine satış işlemleri idarece, başvuru süresinin bittiği tarihten itibaren en geç altı ay içinde sonuçlandırılır.
(7) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listeleri veya kadastro tutanakları kapsamında kalan taşınmazların satış işlemleri, 1/5/2010 tarihinden itibaren tespit edilen rayiç bedeller üzerinden yapılır.
(8) Satış bedeli peşin veya taksitle ödenebilir. Satış bedelinin tamamının peşin ödenmesi hâlinde yüzde yirmi, en az yarısının ödenmesi hâlinde yüzde on oranında indirim uygulanır ve bu bedeller idarece yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde ödenir. Tebliğ edilen satış bedeline itiraz edilemez ve dava açılamaz. Peşinat alınmadan yapılan taksitle satışlarda ise satış bedelinin tamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan ve üzerinde tarımsal amaçlı yapılar (mandıra, sera, ağıl, kümes vb.) ile sürekli ikamet amacıyla kullanılan konut hariç yapı bulunmayan yerler için yüzde onu, diğer yerler için yüzde yirmisi, yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde, kalanı ise belediye ve mücavir alan sınırları içinde en fazla beş yılda on eşit taksitte, belediye ve mücavir alan sınırları dışında ise en fazla altı yılda on iki eşit taksitte faizsiz olarak ödenir. Taksitli satışlarda kalan miktarı karşılayacak tutarda kesin ve taksitlendirmeye uygun süreli banka teminat mektubu verilmesi veya satışı yapılan taşınmazın üzerinde 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümleri uyarınca Hazine lehine kanuni ipotek tesis edilmesi hâlinde; taşınmaz, tapuda hak sahibi adına devredilir. İdare tarafından yapılan taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan taşınmaz satış sözleşmeleri ile kanuni ipotek sözleşmelerinde resmî şekil şartı aranmaz. Hak sahipliği belgesi; hak sahibinin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, imzası, fotoğrafı ve nüfus bilgilerini içerecek şekilde idarece düzenlenir. Düzenlenen hak sahipliği belgelerinin idarece yazılı olarak tapu idaresine bildirilmesi üzerine, devir ve kanuni ipotek tapu siciline resen tescil edilir. İpotek tesis edilerek devredilen taşınmazların üçüncü kişilere satılması hâlinde borcun kalan tutarından alıcılar sorumludur. Bu hususta tapu kütüğünde gerekli belirtme yapılır. Hak sahibi adına mülkiyet devredilmeden yapılan taksitli satışlarda, hak sahibi tarafından yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda, tahsil edilen tutar hak sahibine aynen ve faizsiz olarak iade edilir.
(9) Peşin satışlarda satış bedelinin tamamını, taksitli satışlarda ise peşinatı veya taksitleri vadesinde ödememek suretiyle yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin doğrudan satın alma hakları düşer. Ancak, taksitli satışlarda, taksit süresinin sonuna kadar ödenmek kaydıyla taksitlerden ikisinin vadesinde ödenmemesi yükümlülüklerin ihlali anlamına gelmez. Vadesinde ödenmeyen taksit tutarlarına 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen oranda gecikme zammı uygulanır.
(10) Hak sahibi olunmasında kanuni halefiyet, hak sahibinin veya mirasçılarının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra noter tarafından düzenlenecek muvafakatname vermeleri hâlinde ise akdî halefiyet hükümleri geçerlidir. Bu fıkraya göre noter tarafından düzenlenecek muvafakatnamelerden 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre elli Türk Lirası maktu noter harcı alınır.
(11) Hak sahibi olmadığı belirlenen başvuru sahiplerine, bu Kanundan yararlanamayacakları gerekçeleriyle birlikte bildirilerek başvuru bedeli aynen ve faizsiz olarak iade edilir.
(12) Bu maddeye göre hak sahiplerine doğrudan satılması gereken taşınmazlardan ağaçlandırılmak üzere Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilen, kamu hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılan ya da Maliye Bakanlığınca belirlenen taşınmazlar ile ilgili idarelerce bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde idareye bildirilmesi şartıyla özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gerekenler ile içme ve kullanma suyu havzalarında maksimum su seviyesinden itibaren üç yüz metrelik bant içerisinde kalan yerler hak sahiplerine satılmaz. Bu taşınmazların yerine istenilmesi hâlinde hak sahiplerine, hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç değerine eşdeğer öncelikle aynı il sınırları içerisinde bulunan 2/B alanlarındaki taşınmaz, bu maddenin dördüncü fıkrasına göre hesaplanacak satış bedeli karşılığında doğrudan satılabilir.
(13) Hak sahiplerinden idarenin teklifini kabul etmeyenler doğrudan satış hakkından yararlanamazlar, başkaca talepte bulunamazlar, hak ve tazminat talep edemezler ve dava açamazlar.
(14) Bu maddeye göre hak sahibi bulunmayan veya doğrudan satın almaya ilişkin hak sahipliği kalmayan taşınmazların tapu kütüklerinde yer alan 2/B, kullanıcı ve muhdesat belirtmeleri Maliye Bakanlığının talebi üzerine tapu idaresince terkin edilir ve bu taşınmazlar Maliye Bakanlığınca satış dâhil genel hükümlere göre değerlendirilir.
(15) Hak sahipliği kalmayan taşınmazların değerlendirilmesi amacıyla, 4706 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin son fıkrası kapsamında kalanlar hariç olmak üzere, üzerlerinde bulunan kişilere ait yapı ve eklentiler; o yıla ait Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapı birim fiyatlarından eksik imalat bedelleri ve yıpranma payı düşüldükten sonra kalan bedeli ilgililerine ödenmek suretiyle yıktırılır veya bu şekilde belirlenen bedel, taşınmazın değerine eklenerek son müracaat tarihinden itibaren üç yıl içinde satılarak satıştan elde edilen gelirden yapı ve eklenti sahiplerine ödenir ve idare tarafından yapıların tahliyesi sağlandıktan sonra ferağ işlemleri gerçekleştirilir.
(16) Bu maddenin üçüncü ve altıncı fıkralarında belirtilen süreleri iki katına kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir." hükmü yer almaktadır.


HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
… Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan kadastro tespitine itiraz davasında Mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında dava konusu taşınmazın evveliyatı olan … sayılı parselin 1939 yılında 3116 sayılı Yasa uyarınca yapılan orman tahdidinde orman sınırları içinde kaldığı ve devlet ormanı niteliği taşıdığı, 6831 sayılı Yasanın 2896 sayılı Yasa ile değişik 2/b maddesi uygulamasında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, davacıya bu yerin dedesinden kaldığı ve kendisi tarafından ekilip biçildiğinden taşınmazın hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, beyanlar hanesine davacının şagil olduğunun yazılmasına karar verilmiş, dava dışı 3. şahıslar tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bakılan tapu kaydında düzeltim davasında mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile 6831 sayılı Kanunla değişik Ek 4. maddesi gereği kadastroya tabi tutulması sonucu … ada … ve … parsellerin oluştuğu, … nolu parselin karayolunda kaldığı, 10/01/2011 tarihinde Maliye Hazinesi adına tescil ve karayollarına tahsis edildiği, … nolu parselin ise Maliye Hazinesi adına tescil ve "…'un işgalindedir" belirtmesinin yapıldığı, Kadastro Müdürlüğü'nün 21/03/2017 tarihli yazısı ile 2/b parsellerinin güncelleme çalışmaları için gönderilen listede eski … nolu 12261,83 m2 tarla niteliğinde olan taşınmazın kullanıcısının … olduğunun belirtildiği, … Noterliği … tarih … yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesinde satış vaadinde bulunan … tarafından Eyüp İlçesi … Köyünde kayıtlı 12281.83 m2 miktarındaki tarla niteliğindeki … parsel numaralı taşınmazı …'a on milyar bedelle sattığı, satış vaadinde bulunduğunu, bedelini nakden aldığını bütün haklarını devrettiğini belirttiği, 18/03/2010 tarihinde …'un İstanbul Milli Emlak Müdürlüğüne hitaben verdiği dilekçe ile İstanbul ili Eyüp ilçesi … Köyü, zilyetliğinde bulunan … parsel sayılı taşınmazı satın almak istediğini beyan ettiği, …'un … Noterliği … tarih ve … sayılı muvafakatname ile haklarını …'a devrettiğinden tapunun beyanlar hanesinde yanlışlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüş olup, anılan kararının bakılan davada verilecek kararı etkileyeceği açık olan adli yargı sürecinin sonuçlanmasının beklenilerek, kararın kesinleşmesi üzerine ve adli yargı kararında belirtilen ifraz işlemi ile satış vaadi sözleşmesi hususunun araştırılarak bunun sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus gözetilmeksizin İdare Mahkemesince verilen kararın iptale yönelik kısmı yönünden istinaf istemini reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin KABULÜNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kesin olarak, 09/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi