22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10303 Karar No: 2019/8146 Karar Tarihi: 10.04.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/10303 Esas 2019/8146 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2016/10303 E. , 2019/8146 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, iş akdinin haksız feshedildiğini beyan ederek ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile asgari geçim indirimi ücretlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacının istifa ettiğini kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusundadır.Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme" özelliğini ortadan kaldırır.Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkâr olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı sebeplerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zamanaşımını kesmez, zamanaşımı, alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktar için kesilir. Somut olayda, davalı taraf süresinde sunduğu davaya cevap dilekçesinde, dava zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda zamanaşımı savunması dikkate alınarak hesaplamaların 14.04.2009 tarihinden itibaren yapılacağının belirtildiği, ancak hesaplama kısmında davacının talep ettiği fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının 05.06.2008 tarihinden itibaren hesaplandığı ve oran belirtilmeden hakkaniyet indirimi yapıldığı görülmüştür. Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda, söz konusu alacaklar hüküm altına alınmış ise de hakkaniyet inidirimi oranı belirtilmediğinden zamanaşımı savunmasının dikkate alınıp alınmadığı anlaşılamamıştır. Mahkemece, davanın 14.04.2014 tarihinde açıldığı ve davacının talep ettiği alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu gözönünde bulundurularak hesaplamanın 14.04.2009 tarihinden sonraki dönem için yapılması ve söz konusu alacak miktarlarında yapılan hakkaniyet inidiriminin belirlenerek talep dilen alacakların hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde kabul kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde ilgiliye iadesine, 10.04.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.