17. Hukuk Dairesi 2018/599 E. , 2019/459 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 11/03/2016 tarih 2016/İHK-454 sayılı kararın, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin, yolcu olarak bulunduğu ve davalıya İMSS ile sigortalı bulunan aracın 11/03/2011 tarihinde yaptığı tek taraflı kaza sonucunda yaralanarak tamamen sakat kaldığını belirterek şimdilik 244.802,22 TL maddi, 250.000 TL manevi tazminatın başvuru tarihi itibarı ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini yükseltmiştir.
Davalı vekili,davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulüne karar verilmiş; bu karara karşı davalı vekili İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından, İtirazın kısmen kabulüne, hakem kararının kaldırılmasına, 279.673,32 TL maddi tazminat ile 200.000,00 TL manevi tazminatın 28.11.2013 den yasal faizi ile alınmasına karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin (manevi tazminata ve vekalet ücretine ilişkin bulunanlar dışında olup) aşağıdaki bentlerin dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin
ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda, yukarıda belirlenen kriterlere uygun şekilde bir rapor alınmamış, Fırat Üniversitesi Başhekimliği tarafından düzenlenen 20/11/2011 tarihli Sağlık Kurulu Raporu hükme esas alınmıştır.
Kaza,11/3/2011 tarihinde gerçekleşmiş olup, maluliyet oranının tespiti açısından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği yürürlüktedir. Bu durumda, trafik kazası nedeniyle işgücü kaybı oranının kesin olarak belirlenmesi için kaza tarihinde yürürlükte bulunan söz konusu Yönetmelik hükümlerine göre Üniversitelerin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3- BK."nın 55. maddesi hükmüne göre BK.’nın 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 52) gereğince, bakıcı gideri zararı yönünden hakkaniyet indirimi şartları bulunmamasına göre, davacının bakıcı giderine ilişkin bulunan gerçek zararından mahkemece varsayıma dayalı olarak hakkaniyet indirimi yapılması doğru görülmemiştir.
4-Bozma neden ve şekline göre, taraf vekillerinin manevi tazminata ve vekalet ücretine yönelik bulunan temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin,(3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,(4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin manevi tazminata ve vekalet ücretine yönelik bulunan temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 22/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.