19. Ceza Dairesi 2019/33885 E. , 2020/1222 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Davanın dayanağını oluşturan 6831 sayılı Kanun"un 82. maddesi gereğince aksi sabit oluncaya kadar geçerli bulunan suç tutanağına göre, kesilen ağaçların su deposuna gitmek için iş makinesinin açtığı yolun kenarında, eskavatörün geçişi sebebiyle devrik halde olduğunun belirtildiği, tanık Tahsin Çelikpençe ise, iş makinesinin geçeceği güzergah üzerinde bulunmayan ağaçların kesildiğini beyan ettiği, sanığın soruşturma ve kovuşturmada ki savunmalarında eskavatörün geçişi sebebiyle devirdiği ve hayatiyetini yitirmiş ağaçların, değer kaybına uğramaması için tomruk haline getirip kesim sahasına götürdüğünü beyan etmesi karşısında, tespit edilen dip kökler üzerinde keşif yapılarak dip köklerin iş makinesinin yol çalışması güzergahı üzerinde olup olmadığı hususu açıklığa kavuşturulup, olay günü olan 10.09.2015 tarihinde su deposu yolu temizleme çalışması yapılırken orada bulunan şahıslarda tanık olarak dinlenip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de,
1-Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK"nin 53/4. maddesi uyarınca aynı maddenin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2-Sanığa; bilirkişi aracılığıyla tespit edilip bildirilecek somut zararı ödemesi halinde lehine olan CMK"nin 231/5. maddesi hükümlerinin uygulanması imkanı bulunduğunun adli yargılanma hakkının bir unsuru olan yargılama makamlarının "sanığa haklarını öğretme yükümlülüğü" kapsamında, usulüne uygun şekilde açıklanıp bildirilerek sonucuna göre anılan hükümlerin uygulanma imkanının bulunup bulunmadığının hükümde tartışılması gerektiği hâlde, söz edilen ilkelere uyulmaksızın, sanık sabıkasız olduğu halde hükümde sanığın sabıkasındaki kayıtlar ve zararın karşılanmamış olması sebebiyle yasal şartlar oluşmadığı biçimindeki soyut ve yanlış gerekçe ile uygulama yapılarak adil yargılama ilkesine aykırı davranılması,
3-6831 sayılı Kanun"un 91/1. maddesinde cezai yaptırım olarak 3 aydan 5 yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası öngörüldüğü halde, sanık hakkında yalnızca hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (3) numaralı bozma sebebi yönünden CMUK"nin 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.