Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli 2016/391 esas ve 2017/84 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 28/09/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
İncelenen dosyadan;
1-Şüpheli ... hakkında, 11/02/2015 tarihli eylemi nedeniyle “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan yapılan soruşturma sonucunda Siverek Cumhuriyet Başsavcılığınca 20/11/2015 tarihli 2015/593 soruşturma 2015/66 sayılı karar ile; beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” karar verildiği, kararın infazı için Siverek Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2-Siverek Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 28/01/2016 tarihli çağrı yazısının şüpheliye cezaevinde 28/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği, 11/03/2016 tarihinde müdürlüğe başvurduğu, aynı tarihte uyulması gereken kurallar formunun müdürlükte elden tebliğ edildiği, denetim planı hazırlandığı,15/03/2016 tarihli 1.bireysel görüşmesine katılmaması nedeniyle İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 17/03/2016 tarihli kararı ile uyarılmasına karar verildiği, 22/03/2016 tarihli uyarı yazısının müdürlükte elden 23/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği, ayrıca posta yoluyla da 28/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği, uyarıdan sonra 05.04.2016 tarihli vaka sorumlusu ile olan katıldığı, 25.04.2016 ve 26.04.2016 tarihli vaka sorumlusu ile olan görüşmelerine katıldığı, 07.06.2016 tarihli grup/seminer çalışmasına ve vaka sorumlusu ile olan 3.görüşmesine katılmaması nedeniyle kaydının kapatılarak 12/07/2016 tarihinde savcılığa gönderildiği,
3-Siverek C:Başsavcılığınca erteleme kararı kaldırılarak 17/08/2016 tarihli, 2015/593 soruşturma, 2016/1164 esas ve 2016/843 sayılı iddianame ile şüpheli hakkında kamu davası açıldığı,
4-Kanun yararına bozma istemine konu Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli, 2016/391 esas ve 2017/84 sayılı kararı ile; sanığın TCK’nın 191/1 ve 62.maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 28/11/2014 tarihli 2014/325 esas ve 2014/444 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinden mahkemeye ihbarda bulunulmasına karar verildiği, kararın 13/04/2017 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
5- Sanık hakkındaki Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 28/11/2014 tarihli 2014/325 esas ve 2014/444 sayılı kararının incelenmesinde; sanığın 10/12/2013 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle “TCK’nın 191/1,31/3 ve 62.maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nın 231/5.maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına,3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına, CMK’nın 231/8.maddesinde düzenlenen denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesine yer olmadığına” karar verildiği, kararın 29/12/2014 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği, kanun yararına bozma istemine konu karar ile ihbarda bulunulması üzerine, 04/10/2017 tarihli, 2017/249 esas ve 2017/277 sayılı karar ile, hükmün açıklanmasına ve 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13.Ceza Dairesinin 13/04/2018 tarihli 2017/2827 esas ve 2018/981 sayılı kararı ile; Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli 2016/391 esas ve 2017/84 sayılı kararına konu 11/02/2015 tarihli eylemin ihlal nedeni olup ayrı bir suç oluşturmayacağı, bu karara karşı kanun yararına bozma yoluna gidilebileceği belirtilerek düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, ... sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının beş yıl süreyle ertelenmesine, erteleme süresi içinde 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair Siverek Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 20/11/2015 tarihli ve 2015/593 soruşturma, 2015/66 sayılı kararını müteakip, sanığın ihtara karşın yükümlülüklerini ihlalde ısrar ettiğinden bahisle infaz kayıtları kapatılarak bildirimde bulunulması üzerine yapılan yargılama sonucunda, ... sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Siverek 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli ve 2016/391 esas, 2017/84 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
... sayılı Kanun’un 191/5. maddesinde yer alan, “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, somut olayda sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan daha önce Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının 30/12/2013 tarihli ve 2013/3883 soruşturma, 2013/1354 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasını müteakip Siverek 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/11/2014 tarihli ve 2014/325 esas, 2014/444 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği, mevcut incelenen dosyanın suç tarihinin 11/02/2015 olması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içerisinde işlendiği cihetle, sanığın 11/02/2015 tarihli eyleminin denetimli serbestlik kararının ihlali niteliğinde olduğu ve ayrıca bir suç oluşturmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. “denilerek ... Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca Siverek 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli ve 2016/391 esas, 2017/84 sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
C-)Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık hakkındaki Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 28/11/2014 tarihli 2014/325 esas ve 2014/444 sayılı dosyanın incelenmesinde; sanığın 10/12/2013 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının 30/12/2013 tarihli 2013/3883 soruşturma, 2013/1354 esas sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda TCK’nın 191/1,31/3 ve 62.maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nın 231/5.maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına, “CMK’nın 231/8.maddesinde düzenlenen denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesine yer olmadığına” karar verildiği, kararın 29/12/2014 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği, kanun yararına bozma istemine konu karar ile ihbarda bulunulması üzerine, 04/10/2017 tarihli, 2017/249 esas ve 2017/277 sayılı karar ile, hükmün açıklanmasına ve 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13.Ceza Dairesinin 13/04/2018 tarihli 2017/2827 esas ve 2018/981 sayılı kararı ile; Siverek 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli 2016/391 esas ve 2017/84 sayılı kararına konu 11/02/2015 tarihli eylemin ihlal nedeni olup ayrı bir suç oluşturmayacağı, bu karara karşı kanun yararına bozma yoluna gidilebileceği belirtilerek düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
... sayılı Kanun’un 191/5. maddesinde yer alan “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” biçimindeki düzenleme dikkate alındığında, incelenen dosyanın suç tarihinin 11/02/2015 olduğu ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içerisinde işlendiği, sanığın 11/02/2015 tarihli eyleminin denetimli serbestlik kararının ihlali niteliğinde olduğu ve ayrıca bir suç oluşturmadığı gözetilmeden, mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-Karar:
Açıklanan nedenlerle Siverek 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli ve 2016/391 esas, 2017/84 sayılı kararının ... sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
10/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.