
Esas No: 2016/2192
Karar No: 2021/3234
Karar Tarihi: 10.06.2021
Danıştay 10. Daire 2016/2192 Esas 2021/3234 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/2192
Karar No : 2021/3234
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Valiliği
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Özbekistan uyruklu davacının aile ikamet izin talebinin reddine ilişkin 08/10/2015 tarihli İstanbul Valiliği işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; davacının Türk vatandaşı ile evliliğinin devam ettiği, ayrıca davacının beyan ettiği ikamet adresinde yapılan araştırma sonucu düzenlenen tutanakta beyanı alınan komşuların ve mülakat yapılan davacı ve eşinin isim ve imzalarının olmadığı, yalnızca davalı idare personelinin imzasının olduğu, komşularının beyanına göre ise davacının belirtilen adreste oturduğunun sabit olduğu, davacının eşinin beyanına göre de yaz aylarında Ordu ili Mesudiye ilçesi ... Köyünde oturdukları, kışın ise İstanbul ilindeki adreste ikamet ettikleri, öte yandan davacının 8 yıldır Türkiye'de yaşadığı ve 2012 yılına kadar kısa dönem ikamet izni bulunduğu da dikkate alındığında; uzun süredir ülkemizde kısa dönem ikamet izni ile ikamet eden davacının kısa dönem ikamet izni şartlarını da taşıdığı, bu itibarla ikamet izni için formalite evlilik yapmasını gerektirecek bir sebebin olmadığı, yine davalı idarece davacının evliliğinin formalite evlilik olduğuna ilişkin somut verilere dayalı bir tespitin yapılmadığı anlaşıldığından, davacının aile ikamet izin talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının Türk vatandaşı ile evliliğine ilişkin yapılan tahkikat sonucunda, söz konusu evliliğin aile ikamet izni alabilmek için yapılmış anlaşmalı bir evlilik olduğunun tespit edildiği belirtilerek, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ve bu nedenle Mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı vekili tarafından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Özbekistan vatandaşı olan davacı 16/01/2013 tarihinde Türk vatandaşı ... isimli kişi ile evlenmiş ve bu evliliği dolayısıyla kendisine aile ikamet izni verilmesi istemiyle 27/05/2015 tarihinde davalı idareye başvuruda bulunmuştur. Bu başvuru üzerine söz konusu evliliğe ilişkin tahkikat yapılmış ve tahkikat sonucu davacının evliliğinin anlaşmalı bir evlilik olduğu kanaatine varılarak aile ikamet izni başvurusunun reddine karar verilmiş, bu işlemin iptali istemiyle de bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun ''Aile İkamet izninin şartları'' başlıklı 35. maddesinin 3. fıkrasında '' Türkiye’de, destekleyicinin yanında kalmak üzere aile ikamet izni talebinde bulunacak yabancılarda aşağıdaki şartlar aranır:
a) 34 üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında olduğunu gösteren bilgi ve belgeleri ibraz etmek
b) 34 üncü maddenin birinci fıkrasında belirtilen kişilerle birlikte yaşadığını veya yaşama niyeti taşıdığını ortaya koymak
c) Evliliği aile ikamet izni alabilmek amacıyla yapmamış olmak
ç) Eşlerden her biri için on sekiz yaşını doldurmuş olmak
d) 7 nci madde kapsamına girmemek '' hükmü; "Aile ikamet izni talebinin reddi, iptali veya uzatılmaması" başlıklı 36. maddesinde," (1) Aşağıdaki hâllerde aile ikamet izni verilmez, verilmişse iptal edilir, süresi bitenler uzatılmaz:
a) 35 inci maddenin birinci ve üçüncü fıkralarında aranan şartların karşılanmaması veya ortadan kalkması
...
ç) Aile ikamet izninin, veriliş amacı dışında kullanıldığının belirlenmesi..." hükmü; "Anlaşmalı evlilik yoluyla talep edilen aile ikamet izni" başlıklı 37. maddesinde," (1) Aile ikamet izni verilmeden veya uzatılmadan önce makul şüphe varsa, evliliğin sırf ikamet izni alabilme amacıyla yapılıp yapılmadığı valiliklerce araştırılır. Araştırma sonucunda, evliliğin bu amaçla yapıldığı tespit edilirse aile ikamet izni verilmez, verilmişse iptal edilir.
(2) Aile ikamet izni verildikten sonra da evliliğin anlaşmalı olup olmadığı konusunda valiliklerce denetim yapılabilir.
(3) Anlaşmalı evlilik yoluyla alınan ve sonradan iptal edilen ikamet izinleri, bu Kanunda öngörülen ikamet izin sürelerinin toplanmasında hesaba katılmaz." hükümleri yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
6458 sayılı Kanun'un 35., 36. ve 37. maddelerinin yukarıda yer verilen hükümleri birlikte değerlendiriliğinde; yabancıların sırf aile ikamet izni almak amacıyla anlaşmalı evlilik yapıp yapmadığı hususunun valiliklerce araştırılacağı, bu araştırma sonucunda anlaşmalı evlilik yaptığı tespit edilen yabancılara aile ikamet izni verilmeyeceği ve verilmişse de iptal edileceği düzenlemelerine yer verildiği görüldüğünden, idarece evliliğin anlaşmalı bir evlilik olduğu hususunun tespit edilmesi üzerine bu sebeple işlem tesis edilmesinde hukuki bir engel bulunmadığı anlaşılmakla birlikte, evliliğin anlaşmalı bir evlilik olduğu hususundaki tespitin somut bilgi ve belgelere dayalı olması gerektiği de açıktır.
Uyuşmazlıkta; dosya içerisinde yer alan davacının Türk vatandaşı ile yapmış olduğu evliliğe yönelik tahkikat sonucu hazırlanan 26/08/2015 tarihli tutanakta; davacının ve eşinin ikamet adresi olarak beyan edilen adreste bulunamadığı, söz konusu adreste bulunan komşuları tarafından ise davacıyı tanıdıkları ancak Türk vatandaşı eşi tanımadıkları, davacı ve eşinin evlilikle ilgili ayrı ayrı mülakatlarında sorulan benzer sorulara tutarsız ve çelişkili cevaplar verdikleri hususlarının tespit edilmesinin ardından bu tutanak esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmakla birlikte; davacı tarafından dava dilekçesi içeriğinde, yaz aylarında eşi ile birlikte eşinin memleketi olan Ordu ilinde yaşadığının belirtildiği, anılan tutanağın ise İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü İkamet Büro Amirliği ekiplerince Ağustos ayında düzenlendiği dikkate alındığında; yeterli bir araştırma yapılmaksızın dava konusu işlemin tesis edildiği ve davalı idare tarafından anılan tutanakta yer verilen tespitleri somutlaştıracak herhangi bir bilgi ve belgenin de dosyaya sunulmadığı görülmektedir.
Bu haliyle, 6458 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen 37. maddesi kapsamında sırf ikamet izni alarak Türkiye'de kalma amacıyla anlaşmalı evlilik yaptığı yönünde somut bir tespit bulunmayan davacının aile ikamet izni başvurusunun reddine yönelik tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık, işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuki isabetsizlik bulunmamıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı temyize konu kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.