12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3763 Karar No: 2016/19853 Karar Tarihi: 27.09.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/3763 Esas 2016/19853 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/3763 E. , 2016/19853 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, (10) adet bonoya dayalı olarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda imzaya itiraz ettiği, mahkemece; borçluya İİK"nun 68a şerhi bulunan duruşma günü davetiyesi gönderildiği, davetiyenin iade edildiği, borçlunun adres değişikliğini bildirmediği, dolayısıyla 68/a"ya bağlanan sonuçlarına katlanması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmektedir. 6100 sayılı HMK"nun 147. maddesinde; "(1) Taraflar, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra tahkikat için duruşmaya davet edilir. (2) Taraflara gönderilecek davetiyede, belirlenen gün ve saatte geçerli bir özrü olmadan mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, duruşmaya yokluklarında devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyecekleri bildirilir" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu imzaya itiraz niteliğinde olup, İİK"nun 170. maddesi uyarınca itirazın duruşmalı incelenmesi zorunludur. Mahkemece yerinde olarak duruşma açılmış ise de, duruşma gününü de içeren davetiyenin borçluya tebliğ edilemediği, buna rağmen itirazın sonuçlandırılarak karar verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan yasa hükmü ve hukukun temel ilkesi gereğince, başvurunun duruşmalı incelenmesi halinde, taraflara duruşma günü usulünce tebliğ edilmeden ve dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan savunma hakkı kısıtlanarak esas hakkında karar verilmesi mümkün olmayıp bu hususun mahkemece re"sen gözetilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma gününün, borçluya usulünce tebliğ edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Ayrıca, borçlunun itiraz dilekçesi ekinde Avukat ..."ın vekili olduğuna dair vekaletname ibraz ettiği, mahkemece adı geçen avukatın borçlunun vekili olduğu kabul edilerek karar başlığında gösterildiği, buna rağmen 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11 ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18.maddeleri uyarınca borçlu vekiline duruşma gününü bildiren davetiye çıkartılmaması da doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.