MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... için;
5237 Sayılı Kanun"un 204/1 43 51/1 ve 53. maddelerine göre 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve verilen hapis cezasının ERTELENMESİNE, 2 yıl 1 ay süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, 5237 Sayılı Kanun"un 158/1-e, 62/1, 52/2, 51/1 ve 53. maddelerine göre 2 yıl 6 ay hapis ve 9.560 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve verilen hapis cezasının ERTELENMESİNE, 2 yıl 6 ay süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına Sanık ... Ön için; 5237 Sayılı Kanun"un 204/1, 43, 51/1 ve 53. maddelerine göre 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5237 Sayılı Kanun"un 158/1-e, 62/1, 52/2, 51/1 ve 53. maddelerine göre 2 yıl 6 ay hapis ve 9.560 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına


Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."nın eski eşi olan..."nın 1975 yılında vefat ettiği ve sanıkların birlikte yaşamaya başladıkları,..."nın ölümüne ilişkin olarak gerekli bildirimlerin ve işlemlerin yapılmamış olması nedeniyle nüfus kayıtlarına ölüm kaydının düşülmediği, sanık ..."ın ayrıldığı kişiden kimliğini alamaması üzerine sanık ..."in..."ya ait olan kimliği kullanması için ..."a verdiği, bu haliyle ..."ın ..."ye ait kimliği kullanmaya başladığı, ulaşılabilen nüfus kayıtlarından... adına, 15.12.2003 tarihinde yenileme nedeniyle, 18.01.2011 tarihinde de kayıp nedeniyle yeni nüfus cüzdanları alındığı, sanıkların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında hareket ederek bu şekilde birden fazla kez nüfus cüzdanını değiştirdikleri, yine sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde sahte kimlik ile... adına 2022 sayılı Kanun kapsamında maaş bağlanması için müracaatta bulundukları ve 1975 yılında öldüğü anlaşılan ve soruşturma aşmasında nufüsa da bu şekilde ölüm kaydı düşülen... adına 2022 sayılı Kanun kapsamında ... sicil numarası ile ..."ndan 12.11.2007 - 23.11.2011 tarihleri arasında hak etmediği halde yaşlılık aylığı alan, ... Ön"e 5.141.84 TL maaş ödendiği, sanıkların bu şekilde hareket ederek üzerlerine atılı zincirleme resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda; ikrar içeren savunmalar, nüfus kayıtları, ilgili kurum yazıları ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, mahkemenin suçların subuta erdiği dolayısıyla mahkumiyet yönündeki kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
A- Sanık ... (Ön) hakkında zincirleme resmi belgede sahtecilik suçu yönünden yapılan incelemede;
Fiili işlediği sırada altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından ertelenebilecek ceza süresinin 3 yıl olduğu, nüfus kaydına göre 01/05/1949 doğumlu olan sanığın suç tarihleri itibari ile cezanın ertelenmesi şartlarını taşımaması karşısında, sanığın cezasının ertelenmesi gerektiği yönündeki tebliğnamedeki görüşe iştirak olunmamıştır.
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkındaki suçlar ve ... (Ön) hakkındaki nitelikli dolandırıcılık suçları yönünden yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık ..."nın "in hüküm tarihinden sonra 20.06.2013 tarihinde vefat ettiğinin UYAP üzerinden MERNİS"ten temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2- Sanıkların suçtan doğan zararı kovuşturma aşamasında ödediklerini belirtmeleri karşısında, TCK"nın 168. maddesinin tartışılmaması,
3-TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.