17. Hukuk Dairesi 2014/13716 E. , 2014/13175 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/02/2014
NUMARASI : 2012/345-2014/113
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıya ait aracın davacıların eşi/babası ve destekleri T. A."a çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, davacı eş Ferdanur için 6.900,00 TL., davacı Ceren için 100,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın taleple bağlı kalınarak kabulüne dair verilen hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi"nin 05.4.2012 tarihli bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, bilahare; aynı davacılar vekilince davalı aleyhine 40.000,00"er TL. manevi tazminatın tahsili için Ankara 26.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/526 Esas sayılı dosyası ile açılan dava dosyası eldeki dava ile birleştirilmiş ve yapılan yargılama sonunda; asıl davada; davacıların maddi tazminat taleplerinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla taleple bağlı kalınarak kabulüne, birleştirilen davada; manevi tazminat taleplerinin davacı Ferdanur için 5.000,00 TL., davacı Ceren için 4.000,00 TL. yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Asıl dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin olup, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl dava yönünden davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-) Davacılar vekilinin birleştirilen davada kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin olup, BK."nın 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Mahkemece davacıların manevi tazminat talepleri yönünden yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; somut olayda, davalı tarafa ait aracın eşit kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazasında davacıların eşi/babası 53 yaşındaki T.. A. vefat etmiş olup, meydana gelen olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğun niteliği de göz önünde tutularak, davacılar için olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşecek şekilde hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan düşük manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin asıl dava yönünden yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin birleştirilen davada kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.