22. Hukuk Dairesi 2016/7309 E. , 2019/8102 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09/04/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece, davalı bankanın 24/12/2001 tarihli genelgesi uyarınca, fazla çalışma ücretinin yıllık ikiyüzyetmiş saatle sınırlı olmak üzere aylık ücrete dahil olduğu, davacının ise yıllık ikiyüzyetmiş saati aşan fazla çalışmayı kanıtlayamadığı gerekçesiyle fazla çalışma ücreti talebi reddedilmiştir. Öncelikle, gerek dosyaya sunulan iş sözleşmesinde gerekse de karar gerekçesinde bahsi geçen 24/12/2001 tarihli genelgede, fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna ilişkin bir hüküm yoktur. Söz konusu genelgede, çalışma karşılığı olan hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin aylık ücrete dahil olduğuna ilişkin hüküm bulunmakta ise de, dinlenme hakkının Anayasal güvence altına alınmış olması karşısında bu tip hükümlere geçerlilik tanınamaz. Kaldı ki, söz konusu genelgenin işçiye tebliğ edildiğine ve işçinin yazılı muvafakatının alındığına dair bir belge de dosyaya sunulmamış olup, iş sözleşmesinde ise bu genelgeye açık bir atıf yoktur. Yazılı gerekçeyle, yıllık ikiyüzyetmiş saatlik fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğunun kabul edilmesi hatalıdır.
Ulusal bayram ve genel tatil ücreti talebi ise, davalı bankanın kamu bankası olması ve resmi tatil günlerinde kapalı olması gerekçesiyle reddedilmiştir. Ne var ki, bankanın tatil günlerinde müşteriye kapalı olması, işçilerin bu günlerde banka içinde çalışma yapmadığını göstermez. Dolayısıyla, anılan günlerde çalışma olup olmadığı noktasında tarafların delillerinin değerlendirilmesi gerekirken, dosya içeriğindeki bir delile dayanılmadan yazılı gerekçe tesis edilmesi suretiyle hüküm kurulması yerinde değildir.Diğer taraftan, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil çalışmasına yönelik iddialar bakımından, dava dilekçesinde deliller arasında, finart sistemi kayıtlarına da dayanılarak, bu kayıtların dava dışı ... Teknoloji Hiz. A.Ş.’den istenilmesi talep edilmiştir. Anılan dava dışı şirkete, kayıtların gönderilmesine yönelik yazılan müzekkere sureti dosya içeriğinde bulunmakta ise de, bir cevabi yazı dosyada yoktur. Ancak, bu müzekkerenin muhatabına tebliğ edilip edilmediği belli değildir. Kaldı ki, müzekkere tekit de edilmemiştir. Bu halde, bahsi geçen müzekkerenin muhatabına tebliğ olunup olunmadığı araştırılmalı, tebliğ olunmuşsa müzekkere tekit edilmeli; aksi halde ise yeniden müzekkere yazılarak kayıtların gönderilmesi istenilmelidir. Bu yönde bir işlem yapılmadan sonuca gidilmesi hatalıdır.Anılan sebeplerle, yukarıda yazılı eksiklik giderildikten sonra, belirtilen hatalı yönlere dikkat edilerek, tarafların delilleri bir değerlendirmeye tabi tutulmalı ve fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti talepleri bakımından sonuca gidilmelidir.
Kıdem tazminatı talebi açısından ise; dava dilekçesinde fazla çalışma ile genel tatil ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı sebeple feshedildiği iddia edilmiştir. İşyeri kayıtları arasında dosyaya sunulmuş 24/10/2013 tarihli işçi imzalı dilekçede, “Gördüğüm lüzum üzerine işimden 25/10/2013 tarihi itibariyle ayrılmak istiyorum” ifadesi yazılıdır. İşçi fesih dilekçesinde yazılı “gördüğüm lüzum üzerine” şeklindeki ifade genel içerikli olduğundan, dava dilekçesinde somut fesih sebeplerinin bildirilmesinde çelişkili bir hal yoktur. Dolayısıyla, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına yönelik talepler bakımından ulaşılacak sonuca göre, işçi feshinin haklı olup olmadığı belirlenmeli ve neticeye göre kıdem tazminatı talebi de yeniden değerlendirilmelidir.Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.