Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2287
Karar No: 2021/14949
Karar Tarihi: 25.11.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/2287 Esas 2021/14949 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/2287 E.  ,  2021/14949 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi


    Dava; hizmet ve prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I) DAVACININ İSTEMİ :
    Dava, davacının davalı şirket bünyesinde davalı tarafından işletilen araçlarda 31.10.2014-31.08.2016 tarihleri arasında “Şoför” olarak, tam zamanlı ve aylık 2.100,00-TL net ücretle çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
    II) DAVALILARIN CEVABI :
    Davalı şirket tarafından sunulan cevap dilekçesi ile söz konusu araçların davalı şirket ile bir ilgisinin bulunmadığı, davacı ile aralarında herhangi bir iş sözleşmesinin bulumadığı, plakasını belirttiği araçlarda hiçbir zaman daimi ve düzenli şekilde şoförlük yapmadığı, davacının "tek tekçi şoför" olarak adlandırılan ve günlük yevmiye usulü ile çalışan, haftanın her günü düzenli bir şekilde çalışmayan birisi olduğu, davalı şirketin haberi olmadan bazı günlerde çalıştığı, çalışmasının süreklilik arz etmediği, davacı yanın dosyaya sunduğu mazot fişlerinin delil olarak bir değerinin olmadığı, tek tekçi olarak çalışmakta iken işlediği kabahat fiilinden dolayı aldığı cezadan da davalı şirketin haberinin olmasının mümkün olamayacağı özet olarak belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
    Feri müdahil Kurum vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ile hak düşürücü sürenin söz konusu olduğu, bildirilmeyen dönem hizmetleri için Kurumun sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, kamu düzenine ilişkin eldeki davada uygun olarak yapılacak inceleme ve araştırma ile çalışma olgusunun kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesinin gerektiği, fer’i müdahil olan Kurum aleyhine hüküm kurulmaması gerektiği özet olarak belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
    III) MAHKEME KARARI
    1) İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
    İlk Derece Mahkemesince, “davanın kısmen kabulü ile davacının hizmet tespiti talebinin kısmen kabulü ile davacının davalı Hacılar Oto Emlak İnş. San. Ltd. Şti. İş yerinde 18/10/2015-31/08/2016 tarihleri arasında çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının ücret tespiti talebinin reddine,” karar verilmiştir.
    2) BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNİN KARARI :
    Davacı, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince “istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK "nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine,” karar verilmiştir.
    IV) TEMYİZ TALEBİ :
    Davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile tanık beyanları, davalı kabulü, yakıt fişleri ve idari yaptırım tutanakları hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının davalı şirkete ait birden fazla farklı plakalı araçlarda şoför olarak, 31.10.2014-22.09.2016 tarihleri arasında belirsiz süreli hizmet akti ile çalıştığı iddialarının doğrulandığı özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    Davalı şirket vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile adı geçen plakalı araçların davalı şirket ile bir ilgisi bulunmamakla birlikte; sadece 07 AB 614 plakalı aracın davalı şirket yetkilisi ... adına kayıtlı olduğu ve bu aracın da şoförler ...tarafından kullanıldığının tanık beyanlarıyla sabit olduğu, huzurdaki davanın, davalı şirket açısından husumet yönünden de reddinin gerektiği, 07.02.2020 tarihli eksik ve hatalı olan bilirkişi raporunun esas alınarak karar verilmesinin hayatın olağan akışına ve kanunlara aykırı olduğu özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    Feri müdahil Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince eksik ve hatalı incelemeye dayalı, hukuka ve kanuna aykırı olarak kurulan hükmün bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    V) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
    Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda Mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın Yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Hizmet tespiti davalarının amacı, hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
    Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
    Eldeki dava dosyası kapsamında, davacının hizmet tespiti isteminde bulunduğu dönem içerisinde davacı adına 21.04.2015 tarihinde 1 günlük dava dışı işyerince Kuruma hizmet bildiriminde bulunulduğu, davalı işyerince davacı adına bildirilmiş bir hizmetin bulunmadığı, 1067987 sicil no lu davalı işyerinin 11.06.2002 tarihinde oto galeri işletmeciliğinden dolayı kanun kapsamına alındığı, 14.01.1998 tarihinden itibaren de sebze hali-toptancılık faaliyetinden dolayı ticaret tescil kaydının bulunduğu, davalı işyerine ait dönem bordrolarının getirtildiği, davacı tarafından dosyaya Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından 2015/10-2016/07 aylar arası kabahat fiilinin işlenmesinden dolayı ... plakalı araçlar yönünden davacı adına düzenlenen idari yaptırım tutanakları ile 2016/03-2016/08 ayları arası düzenlenmiş akaryakıt faturalarının ibraz edildiği, davacı tarafından bildirilen plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtlarının getirtildiği, yapılan zabıta araştırması neticesi düzenlenen tutanak ile davacı ve davalı şirketi tanıyan komşu işyerinin tespit edilemediğinin Mahkemeye bildirildiği, Büyükşehir Belediye Başkanlığı yazı cevabı ile “yapılan  incelemeler  sonucunda ...  plakalı  araçların  hiçbirinin davalı Hacılar Oto Emlak İnş. Müh.  Hizm.  Kuyumculuk  Gıda  Akr.  Zirai.  Ürün.  İth. İhr. Ltd. Şti.  adına kayıtlı olmadığı,  araç sahiplerinin adı geçen dava dışı kişiler olduğu” hususları Mahkemeye bildirilerek ... plakalı  araçlarda  araç  sürücüsü  olarak  çalışan  kişi  bilgilerinin yazı ekinde sunulduğu, alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı ve davalı ile bordrolu tanıkların dinlenildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, Mahkemece sadece yakıt fişleri ve idari yaptırım kararlarından saptanmış olan en eski ve en son tarih dikkate alınarak yazılı şekilde kısmen kabul kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Zira çalışma olgusu her türlü delil ile ispat edilebilir. Öte yandan, Belediye ve Emniyetten gelen yazı cevapları ile uyuşmazlık konusu dönemde adı geçen plakalı araçların sahiplerinin dava dışı kişiler olduğu belirlenmiş ise de davalı işyerince bu araçların kiralanıp kiralanmadığı, işleten sıfatıyla araçlar üzerinde çalışma ruhsatlarının olup olmadığı, davacının bu araçları kullanırken düzenlenmiş trafik cezası tutanaklarının bulunup bulunmadığı araştırılmadan eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bu durum bozma nedeni yapılmıştır.
    Mahkemece yapılması gereken iş, davacının uyuzmazlık konusu dönemde davacının çalıştığını iddia ettiği plakalı araçların davalı şirket tarafından kiralanıp kiralanmadığı, her bir araç yönünden ayrı ayrı belirlenmeli, söz konusu plakalı araçların Belediye’den de sorulmak üzere işletme ruhsatlarının kime ait olduğu araştırılmalı, davacı adına düzenlenmiş elektronik şoför kimlik kartının olup olmadığı yine Belediye’den sorulmalı, her bir plakalı araç yönünden düzenlenmiş trafik ceza tutanakları ile davacı adına düzenlenmiş trafik ceza tutanakları ilgili idari birimden getirtilmeli, uyuşmazlık konusu dönem içerisinde davacının yolcu taşıma işinde çalıştığı tüm hatlar tespit ederek, bu hatlarda (aynı duraklarda) şoför, araç hareket memuru gibi çalışanlar ile komşu işyerleri sahipleri ile çalışanları, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle davalı işyerine komşu işyerleri tespit edilip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanları alınmalı ve uyuşmazlık konusu husus hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı, davalı ve feri müdahil Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    VI) SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi