15. Hukuk Dairesi 2016/785 E. , 2017/2371 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli, icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili talebine ilişkin olup mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı davasında aralarında düzenlenen 30.01.2012 tarihli sözleşmeye göre davalının yapacağı prefabrik büro imalâtı için 66.000,00 TL ödeme yapıldığını, aradan uzunca bir zaman geçmesine rağmen işin tamamlanmaması üzerine Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/28 Değişik iş sayılı tespit dosyasında yaptırılan tespitte işin %48,2"lik kısmının ayıplı bir şekilde yerine getirildiğinin ve yapılan işin bedelinin 44.840,00 TL olarak hesaplandığını belirterek davalıya fazla ödenen 21.160,00 ile ilgili olarak yapılan icra takibine itirazının iptâline icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı savunmasında kendilerine 66.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak inşaatın tamamlanması işinin davacı tarafça engellendiğini, en son aşamada cam çerçevecilerin inşaata sokulmadığını, halen işin %68,35"lik kısmının tamamlandığını, Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/43 Değişik iş sayılı dosyasında yaptırılan tespit ile bu durumun belirlendiğini, yapılan işin KDV"si ile birlikte toplam tutarının 76.984,00 TL olduğunu, yapılan 66.000,00 TL ödeme mahsup edildiğinde ödenmeyen bakiye alacağın 10.984,52 TL olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiş, karşı davasında ödenmeyen imalât bedeli ile kar kaybı bedeli olarak 21.587,60 TL tazminatın davacı karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporlarına göre fiziki gerçekleşme oranının %55,06 olduğu, davacı iş sahibinin davalı elemanlarını iş yerine almadığı, işin tamamlanmasına engel olduğu, dolayısıyla BK"nın 81. maddesi gereğince kusurlu olduğu, davalı yüklenicinin de işi tamamlamadığı, eksik ve ayıplı imalâtlar yaptığı, dolayısıyla işin yapımında gerekli özeni göstermeyerek kusurlu olduğu, işin mahkemece tasfiyesinin gerektiği, % 55,06 tamamlama oranına göre yapılan imalat bedelinin 69,371,11 TL olduğu ödeme mahsup edildiğinde davalı-
karşı davacının 3.371,11 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın 3.371,11 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Somut dosya kapsamından olayda işin tamamlanmadığı anlaşılmakta olup davalı-karşı davacı savunmasında şantiyeye sokulmadığını bu nedenle işi tamamlayamadığını açıklamıştır. Davalı-karşı davacının işi bu nedenle terk etmesinden sonra davacı-karşı davalı tarafından mahkemede tespit yaptırılarak işin tamamlama oranının belirlendiği anlaşılmakta olup davalı-karşı davacı bu tespitten sonra işe devam ettiğini yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Bu durumda imalatın fiziki oranının davacı-karşı davalı tarafından yaptırılan tespit dosyasında belirlenen orana göre kabulü gerekir.
Taraflar arasında düzenlendiği ihtilafsız olan sözleşmede imalatın bedeli KDV dahil 126.000,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Bu haliyle sözleşmedeki bedel 6098 Sayılı TBK’nın 480. maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması yada iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Davacı- davalının yaptırdığı tespit dosyasında sözleşme fiyatlarına göre değil piyasa fiyatlarına göre bedel belirlenip daha sonra oran kurulmuş, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da Çevre Bakanlığı bina seviye tespit puanlamasına göre hesaplama yapılıp eksik imalatlarda tamamlanmış gibi değerlendirilmeye alınmıştır. Bu hali ile yapılmış bulunan hesaplamalar açıklanan ilkeye uygun olmadığından yapılması gereken iş yeniden seçilecek bilirkişiden açıklanan ilkeye uygun olarak davacı-karşı davalının tespit dosyasındaki fiziki imalat oranının esas alınmak suretiyle yukarıda açıklanan ilkelere göre hesaplama yapılmak suretiyle rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan bu gerekçe kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan sebeplerle davacı-karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-karşı davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 01.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.