Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/756
Karar No: 2017/2370
Karar Tarihi: 01.06.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2017/756 Esas 2017/2370 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı kooperatif, yer altı suyundan faydalanmak için davalı kuruma başvurdu ve ön sözleşme imzaladı. Devir sözleşmesinin bedeli 1.067.909 TL olarak belirlendi. Davacılar daha sonra bedelin aşırı yüksek olduğunu iddia ederek 180.000 TL borçlu olmadıklarının tespitini talep etti. Dava kabul edildi ancak Yargıtay, sözleşmenin aşırı yararlanma veya hile nedeniyle bozulmadığına karar vererek kararı bozdu. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 28. ve 39. maddeleri bu süreçte incelendi.
15. Hukuk Dairesi         2017/756 E.  ,  2017/2370 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, devir sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı davasında kooperatif olarak yer altı suyundan faydalanmak için davalı ..."ye başvurduklarını, aralarında 08.12.1994 tarihinde ön sözleşme imzalandığını, buna göre 20.472,50 TL"nin davalı kuruma ödenmesinin kararlaştırıldığını, tesislerin tümünün kendilerine teslim edildiğini, 2012 yılında davalı kurumca devir sözleşmesini imzalamak için davet edildiklerini sözleşmede bedelin 1.067.909,00 TL olduğunun belirlendiğini, bu bedelin fahiş olduğunu ortada hile ve aldatma olduğunu belirterek 20.12.2012 tarihli devir sözleşmesinden dolayı şimdilik 180.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini ıslah ederek 866.796,00 TL"sine çıkarmıştır. Davalı savunmasında gabin ve hile olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece her ne kadar davacı kooperatif 2012 yılındaki devir sözleşmesine imza atmış ve bu sözleşmede tesisin devir bedelinin 1.067.909,00 TL olduğu belirtilmiş ise de; davacı tarafın tesisi fiilen devraldığı tarihin 2001 yılı olduğu bu tarih itibariyle 201.112,80 TL değerinde bir tesis olduğu bilirkişilerce saptandığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davada aşırı yararlanma (gabin) ve aldatma (hile) hukuksal nedenlerine dayanılmış olup sözleşme 20.12.2012 tarihinde imzalanmış, dava da 07.04.2014 tarihinde açılmıştır. Davadan önce davacının aşırı yararlanma ya da aldatma nedeniyle sözleşme ile bağlı bulunmadığına dair davalıya ulaşmış bir bildirimi bulunmamaktadır. 6098 sayılı TBK"nın 28. maddesinin 2. fıkrasında bu hakkın düşüncesizlik ve deneyimsizliğin öğrenildiği, zor durumda kalmada ise bu durumun ortadan kalktığından itibaren 1 yıl ve her halde sözleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde kullanılabileceği, 39. maddesinin 1. fıkrasında da aldatma

    halinde aldatmanın öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığının bildirilmesi, bildirilmez ise sözleşmeyi onaylamış sayılacağı belirlenmiştir. Bu süreler hak düşürücü nitelikte olduğundan her zaman ileri sürülebileceği gibi Yargıtay tarafından kendiliğinden gözetilebilir. Somut olayda davacı kooperatif tüzel kişi olup aşırı yararlanmanın koşullarının oluşmadığı gibi davalının hile kullanılarak davacıyı aldattığı somut delillerle kanıtlanamamıştır. Sözleşme tarafların serbest iradesi ile imzalandığından ve ahde vefa prensibi uyarınca bedel farkı taraflar için bağlayıcı olacağından rakamın adil görünmemesi sözleşme ile bağlılık ilkesinden vazgeçilmesine haklı neden oluşturmayacağı gibi davacı aşırı yararlanma ve aldatma sebebi ile sözleşme ile bağlı bulunmadığına dair iradesini 1 yıllık hak düşürücü sürede dava açıp davalıya bildirmediğinden davanın tümden reddine karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme sonucu kabulü doğru olmamış, bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararının temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 01.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi