MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve asli müdahil katılan ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi vekili, kadastro sırasında davalılar adına tespit edilmiş, ....15 ada 1, 3 ve 4 parsel numaralı taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapularının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle dava açmış, Hazine vekili dava konusu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla Hazine adına tescil istemiyle davaya müdahil olmuş, birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi tarafından asıl davada husumet yöneltilmemiş bir kısım taşınmaz maliklerine karşı açılan davanın birleştirilmesinden sonra mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ile asli müdahil Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman niteliği iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre çekişmeli 115 ada 1, 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı anlaşıldığına ve davalı gerçek kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, dava reddedildiğine göre yargılamada avukat ile temsil edilen davalılar yararına ..... hükümleri gereğince belirlenecek tek vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı gerçek kişiler ile ....’ye verilmesine karar verilmesi gerekirken davalılar yararına ayrı ayrı iki defa vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değilse de bu husus usul ekonomisi yönünden hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 4 ve 5 numaralı bentlerinin çıkarılarak yerine ""Davanın reddi nedeniyle ..... hükümleri gereğince 5.247,15TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı gerçek kişiler ve davalı ... Genel Müdürlüğüne verilmesine,"" cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine, hükmün 6100 sayılı Kanunun 370/2. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/12/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.