22. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/15152 Karar No: 2015/19507 Karar Tarihi: 04.06.2015
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/15152 Esas 2015/19507 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2015/15152 E. , 2015/19507 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram genel tatili ve asgari geçim indirimi ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının işyerini fiilen terk etmek suretiyle iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının ödenmesini istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle haklı nedenle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, istekler kısmen hüküm altına alınmıştır. Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir. Gerekçe: Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Somut olayda, mahkemece yargılama sırasında dinlenen davacı tanık beyanlarına göre yapılan hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamında davacının belli bir çalışma dönemine ait giriş çıkış kayıtları bulunmaktadır. Her iki taraf vekilinin de delil listesinde dayandığı işyeri kayıtları arasında bulunan işyeri giriş çıkış kayıtlarına göre, davacının işe giriş ve çıkış saatleri ile haftalık çalıştığı süre bellidir. Hal böyle olunca fazla mesai alacağı bakımından çalışma saatlerine ilişkin davalı işverenin düzenli tutulduğu anlaşılan kayıt dönemleri bakımından kayıtları dikkate alınmalı, kayıt olmayan dönemler bakımından şimdiki gibi tanık beyanları doğrultusunda haftada 10,5 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek çalışma düzenine ilişkin kayıtlı dönem bakımından takdiri indirim yapılmadan, diğer dönem bakımından şimdiki gibi takdiri indirim yapılarak fazla mesai alacağının hesaplanması gereklidir. Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.