17. Hukuk Dairesi 2013/11206 E. , 2014/13019 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya ait olup dava dışı sürücü belgesi olmayan ..."ın kullandığı aracın davacıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı iken dava dışı ..."ın kullandığı araca çarpması sonucu davacının yaralanan ... için ödemek zorunda kaldığı 21.557 TL. maluliyet tazminatının rücuan tahsili için başlatılan ... 8.icra müdürlüğünün 2010/1397 sayılı icra takibine davalı itiraz ettiğinden itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesine göre trafikte kayıtlı motorlu araçların noterlerce yapılmayan her çeşit satış ve devirleri geçersiz olmasına, davalı tarafından işleten sıfatının devredildiğine dair yasal ve yeterli delil sunulmamış bulunulmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiye usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.104,41 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 30.09.2014 gününde üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davacının Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı, davalının da sigortalısı olduğu ... plakalı aracın 28.05.2006 tarihinde meydana gelen kazada yaralanmasına sebebiyet verdiği davaya dışı kişiye davacı tarafından ödenen tazminatın, ... plakalı aracın olay esnasında sürücü belgesiz kişi tarafından kullanılması nedeniyle sigortalıdan rücuen tahsili istemi ile yapılan icra takibine davalı sigortalının haksız yere itiraz ettiği, icra takibinin durmasına neden olduğu iddiasıyla Poliçe Genel Şartlarının 4/c maddesi gereğince rücu hakkının doğduğu bildirilerek itirazın iptali davası açılmış,
Davalı vekili savunmalarında özetle aracın kayden maliki olmakla birlikte aracı 2004 yılı sonlarında ... isimli kişiye haricen sattığını, bu tarihten beri araçla ilgisinin bulunmadığını, poliçenin kendisi tarafından düzenlenmediğini, poliçe nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığını bildirerek davanın reddini savunmuş,
Yargılama sonucunda mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş,
Kararın davalı vekilince temyizi üzerine sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda yazılı gerekçe ile yerel mahkeme kararı onanmıştır.
Sayın çoğunluğun onama gerekçesine katılamıyorum.
Dava Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup uyuşmazlık sözleşme ilişkisinin kurulup kurulmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mülga TTK.1263 maddesine göre, sigorta sözleşmesi hiçbir şekle tabi tutulmamış ise de, sözleşme yapmaya ehil kişilerin karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamalarıyla sigorta sözleşmesinin kurulacağı kuşkusuzdur. Sözleşmenin yazılı bir belgeye bağlanması ancak ispat açısından önem taşır ve 6100 sayılı HMK.200 (mülga 1086 sayılı HUMK.288) maddesinde düzenlenmiş şekilde ispatı gerekir. Sigortacının TTK.1265 ve 1267 maddeleri uyarınca imzalı bir sigorta poliçesini belli bir süre içerisinde sigortalıya vermesi zorunludur. TTK.1265, 1267 ve 1295/1 maddeleri birlikte incelendiğinde sigorta şirketinin kendileri tarafından imzalanmış bulunan poliçenin bir örneğini sigortalının ikametgahına götürülerek ona vermek, dilerse bir suretini sigortalıya imzalattırarak almakla yükümlü olduğu görülecektir. (Y.11 H.D. 1.3.2010 gün 2008/11420E.,2010/22995K., 14.2.2011 gün 2010/2367E., 2011/1489K. sayılı kararları)
... plakalı aracın 27.03.2006-27.03.2007 tarihleri arasında geçerli olmak üzere davacı tarafından Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, rücu isteminin dayanağı trafik kazasının poliçenin yürürlük süresi içerisinde gerçekleştiği, davacının olayda yaralanan dava dışı kişiye 21.557,00 TL ödediği, davalının kayıt maliki olduğu araç sürücüsünün olay esnasında sürücü belgesinin bulunmadığı, poliçede sigortalı olarak davalının yer aldığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı sigortalının (sigorta ettiren) davalı olduğunu iddia etmekte,
Davalı ise aracı poliçe düzenlenmeden önce 2004 yılında haricen ..."ya sattığını, araçla bu tarihten beri ilgisinin bulunmadığını, poliçenin kendisi tarafından düzenlenmediğini savunmaktadır.
Mülga TTK.1263 maddesi gereğince sigorta akitlerinin şekle tabi akitlerden olmaması, poliçenin sadece tarafların hak ve yükümlülüklerini gösteren bir ispat aracı olması karşısında davalının poliçenin akidi olmadığına ilişkin savunması aksinin, davacı tarafça 6100 sayılı HMK.200 (mülga 1086 sayılı HUMK.288) md. uyarınca kesin delillerle ispatlanması gerekir.
Dosyaya mübrez tüm poliçe ve nüshaları davacı ... şirketince ibraz edilmiş olup, davalının savunmasında belirttiği gibi hiçbir poliçede davalı sigortalının imzası bulunmamaktadır.
Bu durumda davacıya, davalının poliçenin akidi olduğuna ilişkin tüm delillerini bildirmesi, davalının imzasını içeren varsa poliçe aslını ibraz etmesi, gerekirse taraflar ve poliçeyi de düzenleyen acentenin ticari defter ve kayıtlarında poliçenin davalı tarafından düzenlendiği konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, davacının dava dilekçesinde "her türlü kanıt"a da dayanması nedeniyle davalıya yemin teklifi hakkının hatırlatılması, hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyım.