23. Hukuk Dairesi 2016/5978 E. , 2019/3497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan haczin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı ... bakımından davanın reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde bir kısım davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, muris ...’nın mirasçılarına ait taşınmazda yapılan binanın 1.kat 3 no.lu bağımsız bölüm daire ile ilgili olarak davalı ile dava dışı diğer müteahhit arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, müvekkilinin ödemeleri düzenli bir şekilde yaptığını, ancak davalı ve dava dışı diğer müteahhitin tescili davalı ... üzerine kat irtifakı tapusu şeklinde tescil ettiğini, müvekkilinin daha sonra dairenin kendi adına tescili için dava açtığını ve davalı adına olan tescil iptal edilerek müvekkili adına tapuya tesciline karar verildiğini, haksız tescil nedeni ile müteahhitin borcundan dolayı taşınmazın üzerine hem kamu hem de özel alacaklarla ilgili haciz konulduğunu, dava konusu dairenin müvekkiline, ..."e tescil tarihi olan 29.08.2012 tarihinde devredilmesi gerekirken kararın kesinleştiği tarihte tescil işlemi yapıldığını, haksız tescil nedeni ile hacizlerin haksız ve hukuka aykırı duruma düştüğünü, müvekkilinin icra takipleri açısından 3. kişi niteliğinde olup icraya konu olan borçlarla bir ilgisinin bulunmadığını, müvekkilinin kendi kusuru ile hacizlerin konulmasına sebebiyet vermediğini ileri sürerek alacaklarının davalı aleyhine baki kalmak üzere hacizlerin kayıtsız ve şartsız fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, işin başında arsa sahiplerince yükleniciye bir kısım tapu paylarının devredilmesinin avans niteliğinde olduğu, sözleşmenin imzalanmasından sonra, henüz teslim süresi dolmadan, yüklenicinin henüz iş bedeli olarak kararlaştırılan arsa payını hak etmediği bir aşamada, arsa üzerinde arsa payı karşılığı inşaat yapıldığı açıkça belli veya ufak bir araştırmayla belirlenebilir olduğu halde dava konusu bağımsız bölüm üzerine konan haciz ya da ipotek şerhlerinden dolayı davada davalıların iyi niyetli olarak kabul edilmelerinin mümkün olmadığı, haciz uygulanan bağımsız bölümün sözleşme uyarınca davacıya bırakılan yerlerden olduğu, davalı ... haciz alacaklısı olmadığı gerekçeleriyle davalı ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, diğer davalılar bakımından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı bir kısım davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Davacı, davalı yükleniciden taşınmaz satın alan 3. kişi olup, yüklenicinin halefi konumundadır.
Yüklenici ve arsa sahibi arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi neticesinde yükleniciye bırakılan taşınmaz, 29.08.2012 tarihinde arsa sahibi tarafından yükleniciye tapuda intikal ettirilmiş akabinde davalı taraflarca dava konusu taşınmaz üzerine yüklenicinin borçları nedeniyle dava konusu hacizler konulmuştur. Bu nedenle davacı, yükleniciden aldığı bağımsız bölümü hacizlerle yükümlü olarak iktisap etmiştir. Haciz alacaklıları tatmin edilmeden hacizlerin kaldırılması mümkün değildir. Davacının haciz bedellerini yükleniciden talep etme hakkı saklı kalmak üzere mahkemece, davanın reddi yerine davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 10.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.