19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/19024 Karar No: 2020/1192 Karar Tarihi: 11.02.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/19024 Esas 2020/1192 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın 5607 Sayılı Kanuna aykırı hareket ettiği suçundan mahkum olduğunu belirterek temyiz talebini reddetmiştir. Ancak, suça konu edilen sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin bir tereddüt olmadığı için keşif gideri ile ilgili sanığa yüklenen borç, infaz faaliyetlerinde hapis cezasına çevrilmesi kararı verilmeyecektir. Ayrıca, İcra ve İflas Kanunu'na göre adli para cezasının infazında maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi durumunda sanıktan 1500 TL maktu vekalet ücreti alınarak idareye ödenecektir. Kanun maddeleri: TCK'nin 53. maddesi, 5607 Sayılı Kanun, TCK'nin 52/4. maddesi, AAÜT.
19. Ceza Dairesi 2019/19024 E. , 2020/1192 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nin 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilmiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, 1- Dosya kapsamı ve sanığın ikrarı ile suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde keşif yapılarak, sebep olmadığı keşif giderinin sanığa yükletilmesi, 2- TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken; adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması, 3- Kendisini vekille temsil ettiren katılan idare lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca, hükmün TCK"nin 52/4. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümünden "...taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde, kalan taksitlerin tamamının tahsiline ve ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrileceğinin" ibaresinin çıkartılıp yerine "...taksitlerden birisinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığı"nca hapis cezasına çevrilebileceğinin" ibaresi yazılmak, hükmün yargılama giderine ilişkin bölümünden "", 168,00 TL keşif-bilirkişi gideri olmak üzere toplam 193,00 TL"" ibaresi çıkartılmak ve hüküm fıkrasına “Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereği 1500 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınıp katılan gümrük idaresine verilmesine ibaresi eklenmek suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.