Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10209
Karar No: 2019/8065
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/10209 Esas 2019/8065 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/10209 E.  ,  2019/8065 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, ... Adi Ortaklığı taahhüdü altında inşa edilen ...projesi kapsamında davalı şirketler nezdinde 22.09.2008-31.10.2011 tarihleri arasında inşaat teknikeri olarak çalıştığını, 21.10.2012 tarihinde iş akdinin davalı tarafça haksız şekilde feshedildiğini, işçilik tazminat ve alacaklarına istinaden bir kısım ödeme yapılmış ise de eksik olduğunu beyanla bakiye kıdem tazminatı ile bir kısım ücret alacaklarına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekili; davacının iş akdinin 30.09.2011 tarihli bildirim ile 4857 sayılı Yasa"nın 17 ve 18. maddeleri uyarınca ve her türlü yasal haklarının ödenerek feshedildiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içinde taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacının alacak taleplerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda uyuşmazlık mevcuttur.Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve alacağın dava edilebilme özelliğini ortadan kaldırır.Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkâr olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zamanaşımını kesmez, zamanaşımı alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktarı için kesilir. Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulandığı dönemde, ıslah dilekçesinin tebliğini izleyen ilk oturuma kadar ya da ilk oturumda yapılan zamanaşımı defi de ıslaha konu alacaklar yönünden hüküm ifade eder. Ancak Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonraki uygulamada, 371/2 ve 319. maddeler uyarınca ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine iki haftalık süre içinde ıslaha konu kısımlar için zamanaşımı definde bulunulabileceği kabul edilmelidir.Somut olayda; davacı tarafından, dava dilekçesinde 100,00 TL kıdem tazminatı, 8.000,00 TL fazla çalışma, 500,00 TL ulusal bayram ve genel tatil, 1.400,00 TL hafta tatili ücret alacağı talep edilmiştir. Dava tarihi 11.11.2013 olup, kıdem tazminatı dışında ücret alacakları bakımından 11.11.2008 öncesi zamanaşımına uğramıştır. Davacının davasını ıslah tarihi ise 30.12.2014 olup, ilk dava dilekçesinde istenen tutarlar haricinde fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ücret alacakları yönünden 30.12.2009 öncesi zamanaşımına uğramıştır.
    Hükme esas alınan bilirkişi ek raporunda dava ve ıslah tarihlerine göre ayrı ayrı hesaplama yapılmışsa da, talep edilebilecek tutarlar hatalı belirlenmiş ve Mahkeme tarafından da ilk dava dilekçesinde istenen tutarların zamanaşımına uğramadığı gözetilmeksizin rapor doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Buna göre davacının dava dilekçesinde talep ettiği tutarlar dikkate alınmaksızın yapılan hesaplamaya dayalı hatalı rapora göre verilen karar isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi