Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/987
Karar No: 2020/2881
Karar Tarihi: 10.09.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/987 Esas 2020/2881 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/987 E.  ,  2020/2881 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın bozulmasına ilişkin yukarıda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 365 ada 37 ve 93 parsel sayılı 18.282,02 ve 16.828,08 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydı, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, tapu kaydına dayanarak tapu iptali ve taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 30.04.2019 tarih 2016/7914-2019/3259 Esas ve Karar sayılı ilamıyla hükmün, "Mahkemece, çekişmeli 365 ada 37 ve 93 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın hüküm vermeye yeterli bulunmadığı, Mahkemece yapılan keşif sonucu dosyaya ibraz edilen fen bilirkişi raporuna göre, çekişmeli taşınmazların Hazinenin dayandığı tapu kayıtlarının kapsamında kaldığı belirlendiği gibi, bu durumun mahkemenin ve davalıların da kabulünde olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın sözü edilen ve Hazine adına olan tapu kayıtlarının oluşumlarından evvel davalı lehine 46/1 maddesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı; ne var ki, mahalli bilirkişi ve tanıkların bu konudaki beyanları soyut nitelikte olduğu gibi, hava fotoğrafından da yararlanılmadığı belirtilerek" araştırma ve incelemeye dayalı olarak bozulmasına karar verilmiş; bu kez, iş bu bozma ilamına karşı davalı tarafça karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Çekişmeli 365 ada 37 parselin toprak tevzii çalışmalarında davalının babası ... adına belirtildiği, önce 1967 yılında Hazine adına tapuya bağlanıp, 1969 yılında Hazine tarafından tevzii edilerek davalının babası adına tapu kaydının oluştuğu, ancak bölgede yapılan toprak tevzii çalışmalarının Danıştay tarafından iptal edilmesi üzerine yeniden 1973 yılında Hazine adına kayden devrinin yapıldığı ve kadastro sırasında da 1973 tarihli bu tapu kaydının tespite esas alındığı, 365 ada 93 parsel sayılı taşınmazın da ... adlı kişi adına belirtmesinin yapıldığı (yerel bilirkişiler, adı geçenin çiftçilik yapmadığını, bu tarla ile bir alakasının bulunmadığını bildirmişlerdir), Hazine adına 1967 tarihli tapunun oluştuğu, tahsisi yapılmaksızın tapunun bu haliyle Hazine üzerinde kaldığı ve tespite esas alındığı anlaşılmaktadır.
    Yargılama sırasında taşınmazlar başında yapılan keşifte dinlenen 1939-1946-1951 doğumlu yerel bilirkişiler benzer beyanlarda bulunarak, her iki taşınmazında öncesinde ... isimli kişinin gayrimüslim eşine ait iken davalının babasına satıldığının ve babasından da davalıya kaldığını beyan etmişler; zirai bilirkişi taşınmazın tarla niteliğinde olduğunu bildirmiş; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi ise, taşınmazların 1960 tarihli hava fotoğraflarında tarla olarak kullanılan yerlerden olduğunu açıklamıştır. Öte yandan, komşu taşınmazların da kişiler adına tespit ve tescil edilen yerler olduğu görülmektedir.
    Hal böyle olunca; yerel bilirkişi anlatımları ve bu anlatımları destekleyen 1960 tarihli hava fotoğrafı incelemesi birlikte değerlendirildiğinde, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu 1973 ve 1967 tarihinden geriye doğru davalı lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 46/1. maddesinde öngörülen zilyetlikle iktisap şartları oluştuğuna göre yerel mahkeme kararının onanması gerekirken, hava fotoğraflarının incelendiği gözden kaçırılmak suretiyle hükmün araştırma ve incelemeye yönelik bozulduğu anlaşılmakla, davalı ...’un karar düzeltme istemi açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 30.04.2019 tarih 2016/7914-2019/3259 Esas ve Karar sayılı bozma ilamının ortadan kaldırılmasına, ve yerel mahkeme kararının ONANMASINA, 10.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi