19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9763 Karar No: 2020/1182 Karar Tarihi: 11.02.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/9763 Esas 2020/1182 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Elazığ 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2014/189 (E) ve 2014/308 (K) sayılı hükmün daire tarafından bozulması sonucu yeni bir inceleme yapılmıştır. Sanık hakkında açılan kamu davası ile bu davada yapılan incelemeler sonucu sanığın, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediği tartışılmıştır. Sanığın kasıtlı bir suçtan hapis cezasına çarptırıldığı ve hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuş ve yargılamanın tekrar başlaması gerekmektedir. Kanun maddeleri olarak 5607 Sayılı Kanun ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. ve 43/1. maddeleri belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2019/9763 E. , 2020/1182 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 21/10/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Elazığ 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2014/189 (E) ve 2014/308 (K) sayılı hükmün dairemizce incelenerek aynı gün bozulmasına karar verilmesi karşısında; Anılan dava ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, Kabule göre de; Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.